22 Ağustos 2013 Perşembe

TATİL MACERALARI 1... (:

Herkese merhabalar. Güzel bir tatilin ardından sizlerle beraber olmak keyif verici. Elimde bir sürü fotoğraf yayınlanmayı bekliyor. Ama ben nereden başlasam bilemiyorum, yazarken bile hala kararsızım. Sanırım en baştan başlamalı... :) 

Tatilimiz bol bol molalardan ve değişik yerleri görmekten mütevellit. :)) Ben taa başından başlıyorum. Sıkılmazsınız umarım. 

Güzel manzaralar eşliğinde tatilimize başladık... :)

İlk durak yerimiz Mustafakemalpaşa' da bir tatlıcı idi. Malum buranın kemalpaşa tatlıları meşhur, biz dondurmalı tercih ettik. Kendi yaptıklarımızdan çok çok güzeldi... :) Denemeye değer... :)

Yine çok yakın mesafede Susurluk belediyesine ait içinde hayvanat bahçesi de olan kocaman bir parkta durakladık. Tostumuzu yeyip, ayranımızı da içerek yeşil bahçesinde biraz oturduk...

Parkta tavşanlar o kadar çok ki, zıp zıp ayaklarınızın altından geçiyorlar... :)

Yolda durup karaağaç kavunlarından aldık. Yollar üzerinde bolca bu manzaralara rastlamak mümkün... :)

Yine güzel manzaralar eşliğinde ilk tatil mekanımız Kuşadası' na doğru ilerleyip bir gecelik bir pansiyona yerleştik. 

Gece biraz dolaşmadan olmazdı. İlk dikkatimi çekenlerden birisi bu manzara oldu. Kuaför dükkanlarının önünde böyle akvaryumlar var. Balıkları sağlık amaçlı kullanıyorlarmış alt fotoda da görüldüğü üzere... :)

Kuşadası bayağı renkli bir yer, cıvıl cıvıl, ayrıca turistlerle dolu. Her yerde dikkatinizi çeken görseller mevcut... :) 

Sabah uyandık ve kahvaltımızı yapmak için bir yerler aramaya koyulduk. Gördüğünüz kocamannn gemi hepimizin ilgisini çekti ve kendimizi onun içinde hayal ettik... :)))

Kahvaltının ardından Kuşadası Milli Parka yöneldik, buraya giriş otomobil olarak 10 tl idi. Diğer fiyatları maalesef hatırlamıyorum.

Kuşadası Milli Park' ta 2-3 saat vakit geçirip yeni mekanlara yelken açtık... :)

Yeni uğrak yerimiz Zeus mağarası idi, burada insanlar mağaradaki suda yüzüyorlar, cesaret isteyen bir şey. Su denilene göre buz gibi, yüzen çıkarken buharlarla çıkıyor, bir de karanlık bir ortam... :) Kısacası ben uzaktan bakmakla yetindim... :)) Görülmeye değer... :)

Diğer bir uğrak yerimiz ise Oleatrium Zeytin ve Zeytinyağı sergi alanı idi. Müze gibi bir yer burası. Görseller bir harika, görülmeye değer. Ben sizi buranın sitesine yönlendiriyorum, daha ayrıntılı bilgi edinmek adına... TIK TIK 

Bundan sonra İzmir Seferihisar' a yöneldik. Bir akrabamızı ziyaret ettik ve ısrar üzerine orada konakladık. Orayla ilgili izlenimler de diğer postta gelsin... :))

21 Ağustos 2013 Çarşamba

HOME SWEET HOME... (:

Güzel bir tatilin ardından Home sweet Home modundayım... :) Dinlendik, yeni yerler keşfettik, deşarj olduk. Bloğa bir sürü eklenecek fotolar ve konular var. Kısacası Ege sahillerine yol aldık ve geldik. İzlenimler, fotoğraflar, yeni postlarla görüşmek üzere. Şimdilik hoşçakalın şekerler... :)

4 Ağustos 2013 Pazar

KAĞIT KEBABI...

Ablamın iftarında bize yaptığı yemek, yazmaya üşenirim deyip tarif fotosu çektim, çok mu tembelim neyim... :)

Et yemekleri kitabından orijinal tarifimiz...

İlk olarak hazırlanan iç harcımız...

Sonra yağlı kağıdımıza iç harcımızdan bir porsiyon koyup kapatıyoruz... 

Sonra hepsini tepsiye dizip fırına veriyoruz...

Pilavla birlikte servis yapıyoruz, afiyet olsun...

30 Temmuz 2013 Salı

BEŞAMEL SOSLU TAVUK YEMEĞİ...

Geçenlerde sadece görselini paylaşmış ve tarifini sonra vereceğimi söylemiştim. İşte tarif zamanı... :)

1 adet tavuk göğsünü küp küp doğrayıp kendi suyunda soteliyoruz. 2 orta boy patatesi ve 1 havucu yine küp küp doğrayıp kızartıyoruz. 1 çay bardağı haşlanmış bezelye ile tüm malzemeleri tuz ve karabiber katarak harmanlıyoruz. Tüm malzemeyi borcama döküp beşamel sosumuzu hazırlamaya başlıyoruz. 

2-3 kaşık sıvıyağ 1 fincan un ile kokusu gidene kadar kavuruyoruz. 3 bardak soğuk sütü yavaşça katıp, kabarcıklar oluşana kadar pişiriyoruz. Tuzunu ekliyoruz. Sonrasında borcama döküp fırına veriyoruz. 20-25 dk. pişirip sonunda yeteri kadar rende kaşarı üstüne döküp 5 dk. daha fırında tutuyoruz. Sıcak sıcak servis yapıyoruz. Afiyet olsun... :)

29 Temmuz 2013 Pazartesi

SELAMMMM...

Bloğumda bir değişiklik fark ediyor musunuz, en yukarıya bakınca anlarsınız efendim değişikliği... :)) Artık benim de bir headerım var. Bu sürprizi yapan da Hayatın İçinden İnciler bloğunun sahibesi, nasıl mutlu oldum anlatamam... :) Buradan çok teşekkür ediyorum kendisine... :)




Bir de yeni bir blog tavsiyesi sizlere. Çok sevdiğim arkadaşlarımdan biri daha blog dünyasına adım attı, hayırlı olsun kendisine...Napıyoruz, hemen takibe alıyoruzzzz... :)




24 Temmuz 2013 Çarşamba

BUGÜN, YOK YOK ASLINDA DÜN... :)

Siz bu postu okurken aslında dün olacak, otomatik bir post yapayım dedim. Akşamdan hazırlayıp, sabaha yayınlansın istedim. Ben pazarda dolaşırken, sizler de şöyle bir postuma göz atmış olursunuz... :))

Bugün dışarıya çıktım. Bir çıktım, pir çıktım. Bayağı bir iş halletmişim... :)

Önce Tupperware grup liderime uğradım. İstenilen siparişler vardı, onları ayarladık, kargoya verdik. Sonra ben şirin beslenme kutularından kendime ve yeğenime aldım. Ay tam yenmelik bunlar, bayıldım... :))

2011 Kasım ayında YKM'den Q.Marines güneş gözlüğü almıştım. 3-4 ay önce yan vidası çıktı. Hatta bir yerinde az bir çatlak oluşmuştu. Ben de garanti kapsamında mağazaya götürdüm, gerekli yerlere yollanmak üzere gözlüğümü aldı görevli bayan. Bugün de aradılar gözlük gelmiş, ama bir yenisi... :)) ''Nasıl yani, yaa yüzüme uymazsa''  dedim bir an telefondaki sorumlu bayana. Yani bir şekilde tamir edilir ve yollanır diye düşünmüştüm ve gözlüğümü de çok seviyordum. ''Bakarız, olmazsa aynı markayla farklı bir ürünle değiştiririz.'' dedi bayan da. Gidip aldım, ve inanır mısınız kendim seçmişim gibi bir gözlük yollamışlar, eskisine de çok benziyor. Buradan Q.Marines firmasına teşekkürlerimi sunuyorum...:)

Sonra ablamla buluştuk. Alacağı bir kıyafette kararsız kalınca, ben de destek olayım dedim... :)) Aynı mağazada cüzdanlarda da % 50 indirim olunca bu cüzdana hayır diyemedim... :))

Sonra eve gelince de bu yemeği ablamla paslaşarak yaptık. Beşamel soslu tavuk yemeği. Bizim çok severek yediğimiz bir yemektir. Tarifi de ilerleyen postlarda gelsin inşallah... :))

Şimdilik böyle şekerler, hepinize huzur dolu günler diliyorum... :)


22 Temmuz 2013 Pazartesi

MASADA KOL BÖREĞİ... :)

Çok sevdiğim arkadaşlarımdan biri geçen gün bir paylaşım sitesinde annesinin yaptığı börek ve yapım aşamalarını paylaşmıştı. Ben de bir blog yazarı olarak hemen atladım üstüne. Kol böreği malum blogda en çok tıklanan yazılarımdan. Masada olanını görmüştüm, bloğa da koyarsam ilginç olacağını düşünerek '' sen at bakayım şu ayrıntılı fotoları'' dedim arkadaşıma. O da kırmadı beni sağolsun. İşte yapım aşamalarıyla masada kol böreği... :))

Önce hamurumuzu tutuyoruz. Un, tuz ve su.

Sonra iç malzememizi hazırlıyoruz. Rende patates, tuz, karabiber.

2 hamur tuttuk. Önce ilkini, sonra da diğerini inceltebildiğimiz kadar masada açıyoruz.

Kenarlarına patates serpiyoruz.

Hamurumuzu içe doğru yuvarlıyoruz. Bu aşamayı tam olarak çözemedim ama ben, sanırım ortası kesiliyor... 

Fırın tepsimize bu şekilde yerleştiriyoruz ve aynı işlemi 2. hamur için de gerçekleştiriyoruz. Sonra böreğimizi fırına atıyoruz.

Fırından çıkmış sıcacık kol böreği. Offff harika görünüyor... :))

Bu harika böreği tatmak ümidiyle... :)))  Hepinize hayırlı bir hafta olsun şekerler... :))

Bizim kol böreği için TIK TIK.

20 Temmuz 2013 Cumartesi

YARATICILIKTA SON NOKTA... :)

Fare jelibon şekeri, minik yeğenim sırf teyzelerini korkutmak için ve de sürpriz(!) yapmak için almış. :)))   '' Kapatın gözlerinizi, size bir sürprizim varrrrrr''

                                      BÖÖÖÖÖÖÖÖÖÖÖÖÖÖÖÖÖ..... :)))))


Bol kahkahalı bir haftasonu olsun efenim, sevgiler... :))))

14 Temmuz 2013 Pazar

ARI SOKUNCA... :)

Hayatım boyunca birkaç kez arı sokmasına maruz kalmakla birlikte, son yaşadığım hadise gibi olanına rastlamamıştım.... :) Uzun bir cümle oldu, ama anladığınıza eminim şekerler... :))


Her şey hava almak için gittiğimiz parkta '' Dur biraz toprağa basayım'' deyip ayakkabılarımı çıkarmamla başladı... :) Lay lay lom Heidi (: gibi bayırlarda koştururken birden ayağıma bir şey battığını hissettim. Çok şiddetli ve acı bir batmaydı. Sonrasında geçti, üzerinde de durmadım, durmak istemedim açıkçası... :)

Ertesi gün şişen bir ayakla güne uyandım... :)) Kaskatı olmuş ve de şişmişti, ev terliğimi bile giyemedim o derece... :)) Allah Allah ne oldu da böyle oldu diye düşünürken dün beni ısırdığını düşündüğüm hain domdom arı geldi aklıma... :)) İlerleyen saatlerde kızarmaya ve kaşınmaya başladı. Bunlar normal belirtilermiş, ama ilk defa başıma gelince bir an noluyo oldum... :))  Liseden arkadaşım aile hekimi bizim sağlık ocağında, hemen gittim ilgilendi sağolsun. Tipik arı sokması reaksiyonları dedi. Bir jel ve de antihistaminik ilaç verdi. Ertesi gün inanmazsınız nasıl bir kızarıklık böyle hani düşmüşsünüz morarır ya, öyle bir morarma o ısırılan yerde... :)) Bu da normalmiş okuyup gördüm internette. 

Bu vakayı da böylece atlatmış olduk. Allah beterinden korusun. 

Sizlerin de arılarla tecrübeleriniz var mı şekerler... :))

11 Temmuz 2013 Perşembe

ENGLISH HOME CİCİLERİM... :)

Bir Tavsiye Meleği olarak English Home cicilerim geldi... :)) 

English Home mağazalarına uğramayan ve de mağazayı hayran hayran dolaşmayan yoktur sanırım... :)

Bu ciciler için çok teşekkürler English Home... :)  

Sizlerin en sevdiği English Home ürünleri neler şekerler, neler tavsiye edersiniz... :)) 

8 Temmuz 2013 Pazartesi

VİŞNE SUYU...

Bir baktık, bahçemizdeki vişneler olmuş... :) Malum vişnenin tadı biraz ekşi oluyor, biz de kaynatıp meyve suyu yapalım dedik... (:

                                            5,6 adet ancak yiyebilmişimdir ekşiliğinden... :)

Bunlar da kaynatılıp sıcak sıcak kapatılan kavanozlar. Tarif kısaca şöyle; vişneler suda rengi çıkana kadar ve de kendileri de yumuşayıncaya kadar pişirilir, sonra isteğe bağlı şeker ilave edilir, 15-20 dk daha kaynatılır, sıcak iken kavanozlara boşaltılır, kapağı sıkıca kapatılıp ters çevrilir. Böylece konserve içeceklerimiz hazır olur, istediğimiz zaman açıp missss gibi içebiliriz. Afiyetler olsun... :)

Malum Ramazan ayı da geliyor, hepinize huzur dolu bir Ramazan ayı diliyorum... :))

26 Haziran 2013 Çarşamba

BİR ADET GÜN SOFRASI...

Son arkadaş toplantısında arkadaşımızın bizler için yaptığı mamalar... :) Hepsi harikaydı, eline sağlık kendisinin...

Menüde olanlar;  tuzlu olarak; kol böreği, arkadaşımızın yaptığı hazır yufkadan peynirli börek ( ben bayıldımmm bu böreğe), mercimekli bol yeşillikli salata, etimekli salata, turşu kavurması...


Tatlı olarak bir arkadaşımızın ilk defa yapıp getirdiği çilekli tart, cevizli incirli tatlı ve de dondurmalı Kemalpaşa tatlısı vardı. Hepsi de çok lezizdi. Elimde sadece bu enfes tatlının görüntüsü var, Semacım ellerine sağlıkkk, çilekli tartın enfesti. (kendisi okuyacak :))

Huzurlu, bereketli sofralar olsun evlerimizde her zaman, sevgiler şekerler... (:


24 Haziran 2013 Pazartesi

SON ZAMANLARDA...

Selam şekerler, umarım hepiniz iyisinizdir, ben iyiyim çok şükür. Öğrenciler tatile girdiler, ama biz daha 15 gün okuldayız, bugün sorumluluk sınavlarımız başladı hayırlısıyla. Bakalım son zamanlarda neler yapmışımmm... :)

Dün atıştırmalık poğaça yaptık, ara öğünlerde acıkıyor insan. Tarifi çok basit. 1 bardak ılık sütle, yarım paket yaş maya, bir yemek kaşığı toz şeker mayalanmaya bırakılıyor. Mayalanınca, yarım bardak sıvıyağ, ekstra bir bardak süt, tuz ve alabildiğince un ile hamur tutuyoruz. Bekliyoruz, kabarınca hemen poğaçalarımıza istediğimiz şekil verip, üstüne yumurta sarısı ve çörek otu atıp fırına veriyoruz ve sıcak sıcak afiyetle yiyoruz.

Bugünkü kombinim. Üst: Çarşamba Pazarı ,  Alt: Outlet bir mağaza
Çanta: Çarşamba Pazarı  ,  Bileklik: Ablam ve eniştemin Oylat hatırası

Aşağıdaki postta paylaştığım hediyelerimi getiren arkadaşımla Çarşamba Pazarına gitmiştik. Çok sevimli çoraplar vardı, çorap olunca ben dayanamıyorum, halbuki evde 3-4 poşet dolu bekliyor, çoğunu hediye etme amaçlı alıyorum, onca çorabı giyemem yaaa... :)

Yine arkadaşımla dolaşırken çektiğim kırkyama baykuş çanta, şunun sevimliliğine bakar mısınız... :)

Bunlar da taaa Bakü' ye gidecek Tupperwarelerim, arkadaşım ısmarladı... :))

Bu da fırsat indirimlerine giren pasta saklama kabı, bir arkadaşım sipariş vermişti, beklediğimden büyük çıktı, indirimi de çok iyi bence... :))

Şimdilik bu kadar, cici postlarda buluşalım inşallah...(:


20 Haziran 2013 Perşembe

MUTLULUK...(:

Ziyaretinize gelen arkadaşınızın pat diye önünüze koyduğu hediye paketi ve içinden çıkan sevimli hediyedir... :)

Hepiniz çok mutlu olun inşallah... (:

18 Haziran 2013 Salı

BAHÇEDEKİ YAVRU KEDİ... :)

Birkaç gündür bahçemizde yavru bir kedi belirmişti, sanırım annesi doğum yapınca bizim bahçeye bıraktı. Bu arada yağmurlar bastırınca bizim minik kedi ıslanıvermiş, hemen onu balkona aldık ve kutuya yerleştirdik, verdiğimiz sütle fazla ilgilenmedi, sanırım yağmurda çok üşüdü. Annesi de ortalıklarda yoktu, üstünü falan örttük. 

Minik kedimiz sütüyle fazla ilgilenmedi.

Ertesi gün annesine kavuşan kedi, kurumuş ve kendine gelmişti, sütünü de içmişti. 

Yavrusuna sahip çıkan anne kedi, ben biraz yaklaşınca tedirgin oldu sanırsam... 

Bir sonraki postta görüşmek üzere şekerler...

8 Haziran 2013 Cumartesi

ÜÇ KURUŞ FAZLA OLSUN... :)

Kırmızı olsun demişler, gerçi üç kuruş fazla değildi ama... :)

Outlet bir mağazadan çok uygun fiyata aldığım çantam, fiyatını söylemeyim, dudağınız falan uçuklar sonra... :)

Eeeee, sizler de aynı fikirde misiniz? Üç kuruş fazla mı olsun kırmızı olacaksa?  :))

6 Haziran 2013 Perşembe

YOĞURT PİDESİ...

Yine yöresel pidelerimizden, çoğu kimse bilmeyebilir. Biz severek yaparız, işte sizinle paylaşmak için çektiğim fotoğraflar...

İç harcı bildiğiniz yoğurt ve süt karışımı, 1 yumurta ve çok az undan oluşuyor. Hamur klasik, un, tuz ve sudan oluşuyor. Biz 5 bardak undan hamur tuttuk. Alt ve üst hamur açılıp içine harcımızı koyuyoruz. Üstü 11 kat, altı 10 kat hamurdan oluşuyor. Hamurun hazırlanmasını şurada görebilirsiniz, aynı mantık.   TIK TIK


Üst hamuru koyup kenarları büzüyoruz.

İşte pişmiş hali... :)

Bir dilim alır mıydınız... (:

31 Mayıs 2013 Cuma

BİM GANİMETLERİ...

En sevdiğim marketlerdendir Bim, her hafta takip etmeye çalışırım ne var ne yok diye. Malum Cuma günleri güzel ürünler olabiliyor. İşte bu hafta ilgimi çeken ve değerlendirdiğim iki ürün... (:

Dişçime ne zaman gitsem, muhakkak diş ipi kullanmam gerektiğini söyler. Geçen diş taşlarımı temizletmeye gittiğimde de aynı tavsiyeyi duydum. Evde eczanedem aldığım diş ipim vardı, 25 metrelik ipi 2 sene önce 10 tl gibi bir fiyata aldığımı hatırlıyorum. Bim' den aldığım ise 50 metrelik ve sadece 2.45 gibi bir fiyat. Hiç bir farkını da göremedim, sadece diğerinin yoğun bir nane aroması var buna göre. İhtiyacınız varsa alın derim.
Diğer ürün ise çantada taşımalık krem, sırf kabının sevimliliğine vuruldum desem... :))) Fiyatı da cabası, 0.95 tl... :)

Siz de sık sık Bim'e uğrar mısınız bakalım?