gezi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
gezi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

14 Eylül 2018 Cuma

GÖLCÜK TABİAT PARKI, BOLU...

Tatili fırsat bilip günübirlik gittiğimiz yerlerden Tabiat Parkı. Aynı günde Bolu' da bir kaç yere gittik. Burası zirveydi benim için... :)

Malum şu ev. Merak edip baktım. Nedir, kimindir? Devlete ait bir mülk olduğu belliydi zaten. Orman Bakanlığı' nın misafirhanesiymiş. Eee malum bakanlar, diplomatlar... :)) Oysa şu göl evinde kim olmak istemezdi ki? :))) 

Nilüferlerin bir kısmı hala açıktı. Rengarenk. Pembe, sarı, mavi... :)

Tabiat parkına giriş otomobil için 15 tl. Sanırım kişi başı girişleri de 5 tl idi. Burada isterseniz piknik yapabilir, isterseniz restoranlarda da takılabilirsiniz. Ayrıca konaklamak için de yerler var. 

Gölün etrafı 1300 metre imiş. Aheste aheste yürüyüş yaparak gölün etrafını dolaşabilirsiniz. Biz gittiğimizde hava ne sıcak, ne soğuktu. Gölün tadını çıkara çıkara bir tur attık. 

Buraya dair izlenimlerim çok ama çok olumlu. Çok huzurlu, insana keyif veren, çok temiz ve sakin bir yer olarak aklımda kaldı. Bir de kar zamanı görmek süper olurdu. Nasip bakalım... :))

Yolu düşenlere şiddetle tavsiye... :)


29 Ağustos 2018 Çarşamba

TARAKLI , SAKARYA...

Taraklı Sakarya iline yaklaşık 45-50 dk uzaklıkta şirin bir ilçe. Her yerini çok kısa sürede gezip görebilirsiniz. Hatta yakın yerler bile gezinize dahil olabilir. Mesela Göynük gibi... 

İlçenin tarihi bayağı eskilere dayanıyor. Burada tarihi evler, tarihi konaklar bulunmakta. 

Taraklı merkezi minik bir yer. Alışveriş için konakların altlarında dükkanlar var. Burada gerek yöresel eşyalar, gerek yöresel tatlar satılmakta...

Ahşap Yakma Sanatı üzerine bazı çalışmalar, isterseniz özel bileklik ya da anahtarlıklar da yaptırtabilirsiniz... 

Avm ya da çarşılarda gördüğünüz lüks saat dükkanlarından çok çok uzak . Minik ve huzurlu bir saat dükkanı...

Kültür Evi'nde karşıma çıkan eski dikiş makinası. Her yerde bulurum bir tane... :)

Yukarıda da yazdığım gibi yöresel lezzetler her yerde olduğu gibi burada da var. Ama Taraklıya özgü ne var derseniz, size Uhud Tatlısı tavsiye edebilirim. Bildiğiniz tatlılardan değil, sabahları gereksiz çikolatalar yerine sofralarınızı süsleyebilir. Bu tatlı buğday ve sudan yapılıyor. Yapımı biraz zahmetli ama faydaları oldukça fazla.

Bunlar da bizim payımıza düşenler. İncirler yol boyunca rastladığımız köylülerden, kızlcık kendimiz yol boyunca ormandan topladık. Uhud Tatlısı almadan da olmazdı. 

Hem göze, hem kulağa, hem mideye hitap eden bir gezi için Taraklı' ya yolunuz düşerse bir uğrayın derim... :))



7 Temmuz 2018 Cumartesi

REİSİN CENNET BAHÇESİ, SAKARYA

Uzun zamandır aklımda olan ve gitmek istediğim yerlerdendi. Şehrin merkezinden uzak, yemyeşil büyük bir alan içerisinde huzur bulabileceğiniz bir yer burası. 

Kazımpaşa tarafından giderseniz özel araçla 20-25 dk sürüyor. Ayrıca şehrin Camili- Karaman tarafından da gelme imkanınız var. Biz Kazımpaşa tarafını tercih ettik. Bir ara hiç bulamayacakmışız gibi geldi... :)) Git git bitmedi yol... :))

Ama değdi mi? Tabiki de, evetttt... :)

Mekan bayağı büyük ve yemyeşil, çocuklar için oyun alanları, mini bir hayvanat bahçesi, mescit vs. içeriyor. 

Çayınızı yudumlarken böyle şirin görüntülere rastlayabiliyorsunuz. :))

Mekanın güler yüzlü bir personeli var, hizmet gayet güzel. Eğer kahvaltı yapmak isterseniz serpme kahvaltı 30 tl. Onun dışında köfte, ızgara tarzı alternatifler de var. Fiyatlar gayet uygun bence, mesela 200 gr porsiyon köfte 16 tl, karışık ızgara 25 tl. Yemek sonrası çaydanlık ile çayınız ikram olarak geliyor. Ara ürünler de gayet lezzetli, biz gayet memnun ayrıldık. Aynı tarz yerlere göre fiyatlar uygun geldi bize...

Yolu düşen ne yapacağını biliyor artık... :))



5 Temmuz 2018 Perşembe

MASAL BAHÇEM, SAKARYA...

İşte size taze taze yeni bir mekan, dumanı üstünde... :))
Önceden keşfetmiş kuzencanlar, hadi gidelim dediler, gittik... :))


Mekan Esentepe' de, özel aracınızla Serdivan merkezden 10 dakikada oradasınız. Tepede Serdivan manzarası sizi karşılıyor. Hafta içi sakin ve huzurlu olması ile mekanın tadını çıkartıyorsunuz... 

 Mekan cici detaylarla dolu, bir hanımın dokunuşları var kesinlikle... :))

Nerde olsa bulurum bir dikiş makinası, ama böylesini ilk defa görüyorum. Elinizi yıkamak için sizi şöyle alalım... :))

Hımmmm, çok kararsız kaldım, acaba hangisi... :)))


Yolcudur Abbas... Biraz nostalji köşesi... :))

Mekan altında da çardaklar var, isterseniz burada da kahvaltı ya da yemeğinizi yiyebilirsiniz... 

Biz buraya kahvaltıya geldik. serpme kahvaltı gayet güzel, ürünler taze ve bol bol. Sucuklu yumurta, menemen, çi börek, sigara böreği, patates kızartması, diğer kahvaltılıklar ve sınırsız çay ve su. Fiyat 25 tl. Ayrıca yemek olarak ızgara çeşitleri varmış. Kuzu ızgara deneyenler çok lezzetli olduğunu söylediler, benden söylemesi...

Not: Bu arada üstümdeki kimono tarzı uzun ceket taze taze yeni bitti. Hatta 2 gündür üstümde diyebilirim. :)) Yarasa kol kalıbı, sadece iç dikişleri var. O da neden derseniz, elimde aynı renkten ip yoktu, ben de hemen bitirmek isteyince ön detay ve etek ucu paça telası ile temizlendi. İç dikişler ise benzere yakın bir renkle dikildi, aynı rengi dışına kullansaydım sırıtabilirdi. Aklınızda bulunsun... :))
Yani demokrasi ve çare olayı... :))

18 Haziran 2018 Pazartesi

ASKANİA, İZNİK...(:

Bir Ramazan sessizliğinin ardından hepinize selamlar sayın okuyucu... :)
Güzel, verimli ve huzur dolu Ramazan ve bayram günlerini geride bıraktık. Biraz sosyal medyadan uzak kaldık, hesapları dondurduk. İnşallah bu günleri layıkıyla geçirmiş ve bir daha ki seneye kadar
yine bu huzur ve maneviyat dolu günlere devam etmiş oluruz...

Bu arada yazacak postlar birikti, yavaş yavaş bunları da yayınlamak bir blogger olarak görevimiz.. :)
İşte kaldığımız yerden devam edelim... :)

 Tamamen planlı hareket etmeyi seven bir sol beyin insanı olarak, bu yıl tamamen plansız bodoslama bazı gezilere dahil oldum. İznik malum Bursa'nin tarih kokan bir ilçesi. Arada uğramışlığımız vardı. İznik Askania İznikli arkadaşımızın bizi getirdiği bir mekan. İyi ki de bir vesile ile gittiğimiz İznik'te buraya uğramışız... :))

Askania Yunan mitolojisinde İznik Gölü anlamına geliyor. Burası hem otel, hem restoran. İznik gölünün etrafında 8000 metrekare arazide bulunan bu alanda yaklaşık 300 adet ağaç bulunuyormuş. Konaklamak için hem standart odalar, suit odalar, hem de bungalov, çadır ve karavanlar bulunuyor, Seçim size ait. Fikir olsun diye fiyat listesi bırakıyorum... :))

Havuza nazır odalardan bir görüntü... :)

 Çadır ve karavan da konaklamak için değişik alternatifler... :)

Burada yaşam tamamen organik. Balığınızı kendiniz tutabiliyor ya da taze tutulmuş balıkları dilediğiniz şekilde hazırlatıp tüketebiliyorsunuz.

Askania çiftliğinde bulunan kuzu, keçi, horoz, tavuk, tavşan, sincap, ördek, kuş gibi hayvanlarla gerek çocuklar, gerek siz vakit geçirebilirsiniz, ayrıca çiftlikteki taze yumurtalarla nefis bir kahvaltı edebilme şansına da sahipsiniz... :))

Gelelim değişik detaylara... :)
Kimin aklına tekerleklerden lavabo yapmak gelir... :))

Mekanın restoran ve kahvaltı mekanları... :) Bu arada açık büfe kahvaltı 35 tl, bilginize...

Bol yeşillik ve göl manzarası,  paha biçilemez... :)

veee her zamanki gibi, olur da yolunuz düşerse kesin uğrayın derim... :))

Güzel postlarda buluşmak üzere, şimdilik hoşçakalın... :))

23 Mayıs 2018 Çarşamba

BURSA TRİLYE GEZİSİ...

Merhabalar herkese. Gecikmeli Trilye yazısı ile karşınızdayım... :)
Bu arada mübarek Ramazan ayının bir haftasını da bitirmiş bulunuyoruz. Bire bin bereketi olan bu ayı en verimli şekilde geçiriyoruzdur inşallah...

Gelelim Bursa 'da bulunan şirin mi şirin bir belde olan Trilye' ye. Şehrin kalabalığından kaçıp hem deniz, hem de dağ manzarası ile gözlerinize bayram ettirebileceğiniz bir yer burası. Görmeyi çok istediğim yerlerdendi. Gerçekten de görülmeye değerdi. 

 Buraya gelmek için kıvrımlı yollardan geçiyorsunuz. Biz Gölyazı' dan buraya geçtik. Yaklaşık bir saat sürüyor gelmesi. 

Burası eski bir Rum köyüymüş, o yüzden sokak aralarında dolaşırken geçmişin izlerine rastlamak mümkün...

Dolaşırken sevimli mi sevimli dükkanlar var. Köyün adı 1963'te Zeytinbağı olarak değiştirilmiş, ama 2011'de eski ismi iade edilmiş. O yüzden burada bol bol zeytin ve türevlerine rastlamak mümkün.

 Sokak aralarında keşfe çıkarsanız renkli evler sizi karşılıyor... :)

Olur da karnınız acıkırsa vurun bir evin tokmağına, davetsiz misafir olun.... xdashbwklehwukdvb

İşin şakası, deniz kenarında hem lezzetli, hem de uygun fiyata ızgara balık yapan yerler var. 10 tl'ye gayet rahat doyarsınız.... :)

Yolunuz düşerse iyi ki gelmişim diyeceğinize emin olun. Benden söylemesi...

Şu mübarek zaman diliminde herkese hayırlar diliyorum. Diğer bir postta buluşmak üzere esen kalın... :))


9 Mayıs 2018 Çarşamba

BURSA GÖLYAZI GEZİSİ...:)

Bursa'nın Nilüfer ilçesine bağlı küçük bir balıkçı köyü Gölyazı. 
Buraya kendi arabalarınızla giremiyorsunuz, köyün girişine park edip, otobüs ya da minibüs kullanmak zorundasınız. Eğer turlarla gelmişseniz, köyün merkezine kadar servisler girebiliyor. Oradan yaya bir şekilde köyü gezmeye başlayabiliyorsunuz. 

Yol boyunca ilerlerken bahçelerinde oturan, aynı zamanda gerek kocaman pişileri 2 tl' ye satan teyzelere, erik, peynir, reçel her türlü doğal ürünü satışa sunanlara rastlamak mümkün. 
(Foto netten alıntıdır.)

Eskiden burası bir Rum köyüymüş. Yol boyunda bir adet kilise var. Yaklaşık 115 yıllık tarihi olan  Aziz Panteleimon Kilisesi...

Ağlayan Çınar, köyün sembolü diyebiliriz. Buranın da ilginç bir hikayesi var. Köyün delikanlısı Mehmet ile Rum kızı Eleni birbirlerine aşık olurlar. Ama sonunda kavuşamaz, biri ölür, biri de intihar eder. Bu ağaç onların simgesi gibidir, onların hikayesini günümüze kadar aktarır bir şekilde...

Burada yapılacak aktivitelerden biri tekne turları. Gruplar halinde kişi başı 10 tl gibi bir fiyata tur yapabilirsiniz...

Köyün geçim kaynaklarından balıkçılık, bu kocaman balıklara köyü turlarken rastladık. :)

Kıyı kenarındaki sevimli restoranlarda oturup çayınızı yudumlarken, manzara izlemek serbest... :))

Bir dahaki Trilye gezisinde buluşmak üzere, hoşçakalın... :)

3 Mayıs 2018 Perşembe

BURSA CUMALIKIZIK GEZİSİ... :)

 Bursa'ya daha önceden 2 kez gitmiş, merkez yerleri keşfetmiştik. Bu sefer daha değişik yerleri keşfetmek nasip oldu. 

İlk durağımız Unesco tarafından Dünya Mirası listesine giren 2 köyden biri olan Cumalıkızık köyü. Bir diğer köye de blogda yer vermiştik. O da Safranbolu'da Yörük Köyü idi. 

Cumalıkızık ismini ilk defa Kınalı Kar dizisi ile duymuştuk sanırım... :))

Biz köye adım atmaz kahvaltı yapmayı tercih ettik. Mekanımız Arım Balım Kahvaltı Evi. Yer sofraları ya da masalarda kahvaltı yapma seçeneğiniz var.

Bu tarz yerlerde kahvaltı seçenekleri gereksiz içeriklerden oluşmuyor, bu yüzden de uç fiyatlar yok. Gördüğünüz masadakilere ilaveten sigara böreği ve yumurta geliyor, çay sınırsız, ekmeğiniz mis gibi köy ekmeği. Reçeller( incir. böğürtlen, kızılcık), acıka kahvaltı evi sahibesi tarafından yapılmış. Bal yine bayanın eşi tarafından üretilmiş ve cidden güzeldiler. Kahvaltı fiyatı 20 tl...

 Köyün merkezine doğru yol aldığınızda capcanlı ve renkli tezgahlar sizleri karşılıyor. 

Bir eğitimci olarak eğitime önem veren bu tezgah da dikkatimi çekti doğrusu... :))

Köyü keşfetmeye devam, isterseniz sokak aralarında dolaşır, isterseniz de kültür merkezi ve etnoğrafya müzesini gezebilirsiniz. Ufak bir köy olduğu için gezmesi çok fazla zaman almıyor. 
(foto alıntı)

Tabii yapılacak bir diğer aktivite de bol bol fotoğraf çektirmek... :))
Bir kaç hatırlatma yapmak gerekirse; köyün  hafta içi dahil her gün kalabalık olduğu söyleniyor, eğer haftasonu giderseniz erken gitmeyi tercih edin, daha rahat edersiniz. Köy düz olmadığı için rahat ayakkabılar giymeyi tercih edin... :))

Bursa 'ya olur da giderseniz bir uğrayın derim, ama kalabalık sevmiyorsanız sakin zamanları tercih edin derim.