Şu anda görmüş olduğunuz kocaman bardak doğal çayımı içiyorum. Dün akşam başlayan üşüme, ateş, halsizlik problemim azalmış gibi gözükse de, ben yine de önlemimi almaya devam ediyorum. Bir yandan da uzun zamandır istememe rağmen yazamadığım postumu yazayım dedim. Açılırım belki biraz diye düşünerek .. :)
Kaynar derecedeki suyumuza bal, zencefil ve 2-3 kocaman dilim limon atıyoruz. Hastalığınızı hissettiğiniz anda yaparsanız inşallah faydası oluyor.
Şimdi de olmazsa olmaz pazar ganimetlerimiz, çoğu arkadaş bu pazarın nerde olduğunu merak ediyor. Az sonra açıklayacağım efendimmmm.... :)
İlk olarak siyah bir etek, ilk defa pazardan etek alıyorum, riske girdim, ama cuk diye oldu, iyi ki almışım. Bir beden büyük mü alsam diye düşündüm ama beden yoktu, neyse ki bir sorun çıkmadı bedeninde. Gayet muntazam, astarlı ve şalvarımsı duran eteklerden, yanlarında cepleri var kocaman. Fiyatı 15 tl....
Bir stantı karıştırırken son anda farkedip almaya karar verdiğim krem rengi hırka, kenarda çok az bir lekesi vardı, şöyle bir sileyim dedim çıkıverdi hemen, sorun yok yani... :) Mağazalarda en basit uzun hırkaları 30-40 tl'ye görünce almak şart oldu. Fiyatı mı, sadece 5 tl...
İnce bir trikodan bolera...Sadece 2 tl... :)
Eteğe dönüştürülmeye başlanmış bir adet kumaş, hürrem yeşili... :)) Bir sonraki postum bu etek ve bir adet kombin olacak inşallah. Kumaş 2 parçaydı, sadece 1 tl. Eteğimle kombinlemek için aldığım bileklik ve şalım... Bileklik 1 tl, şal 5 tl.... :)
Son olarak da, okul idaremizin öğretmenler günü vesilesiyle aldığı kazağım. Biraz ısmarlamaca oldu, rengi ve bedeni, ama napalım düşünmeleri yeter... :)
Bayağı uzun bir post oldu, sabırla okuduğunuz için teşekkürler, az kalsın pazarın ismini yazmayı unutuyordum bu arada. Pazarımız Adapazarı'nda Çarşamba Pazarı... :))) Yolunuz düşerse bir çarşamba bekleriz. :))