KAFTAN YELEK ve YAPIMI... (:

Biten bir kaftan yelek daha... smile ifade simgesi Bu tatilde de boş mu dursaydık yani... :)

Bu yeleği yaparken yapım aşamalarını geç de olsa fotolayım dedim. İnşallah diğer yelek dikiminde daha detaylı anlatırım.

Yeleğin dikim aşaması belli bir zamandan sonra sürekli ütü başında olmayı gerektiriyor. Yakada, kol pervazlarında, etek ucunda yapışkan tela kullanıyorum. Fotoğraflarda kısa açıklamalarla bir şeyler anlatmaya çalıştım. Umarım faydalı olur sevgili bayanlar...

 Etek ucu kapamadan önce, yeleğin önünü içe 4 cm katladığımdan aynı şekilde terse 4 cm katlayıp boyu kaç cm kısaltacaksam (kalemle işaretlediğim yerden) o kadar dikiyorum. 

 Diktikten sonra fazlalığı fotodaki gibi kesiyoruz.

 Bu şekilde çeviriyoruz.

 Kağıt telamızı 5-6 cm uzunluklarda keserek ütülüyor ve iyice yapıştırıyoruz.

Yapışan telaları kaldırıp kumaşı kapatıp tekrar ütülüyoruz. Böylece eteğimizin etek ucu bitmiş oluyor, bu arada etek ucuna telanın yıkanıp etkisini kaybetmesi ihtimaline karşı ara ara teğel de atıyoruz.

Aynı işlemi yeleğin önü için de uyguluyoruz.

Bir diğer yelek dikimimde umarım unutmaz ve bu sefer yaka ve kol detaylarını da paylaşırım inşallah bayanlar... :)

Umarım ufak da olsa bir katkım olmuştur. :)

GECE GECE 3.2.1 POĞAÇA... (:

Yarın tüm gün ehliyet uygulama sınavında görevliyim. Tüm gün görevli olunca yanıma atıştırmalık bir şeyler alayım dedim. Gece gece 3.2.1 poğaçayı denemek aklıma geldi. Hazır denemişken, sıcakken 2 tane de mideye indirdim... :) Güzel,  kolayca hazırlanabilir bir poğaça. İşte tarifi;

3 kabartma tozu, 2 bardak yoğurt,  1 bardak sıvı yağ,  1 yemek kaşığı şeker,  1 tatlı kaşığı tuz, 5-6 bardak un güzelce karıştırılır. İçine ekşimik, peynir ne istenirse konur. Yumurta sürülür ve çörekotu serpilerek fırına atılır. Deneyenlere şimdiden afiyet olsun... (:

SON KOMBİNLER, TATLI TATLI OLAYLAR... (:

Eee malum, okullar açıldı. Bugün ne giysem düşüncesi de başladı. İşte bugünün kombin detayları;

 Pantolon: by swotpisces
Hırka : Dilvin, Addax
Penye tunik: Çarşamba Pazarı
Şal: Yerel bir mağaza.
Çanta: Çarşamba Pazarı
Kolye: Çarşamba Pazarı
Ayakkabı: Polaris

Bu arada geçen dikiş bloglarında tunik ve yeleğimi paylaşmıştım. Güzel yorumlar aldım,  ama en güzeli  de mesaj kutuma gelen bu mesajdı. Yüzümü  güldürdü desem yeridir.

Hayat sürprizlerle dolu, bol sürprizli günler  dilerim... (:

BU EKMEKLER NEDEN KÜFLER?

Bu ekmekler neden küfler?????

Evde ekmekler anormal şekilde küflüyor, hiç böyle bir şey görmedik. Küflemek de değil, bazen görüntüde bir şey yok, elimizde yapış yapış bir ekmek hissediyorsunuz. Bazen de böyle fotoda gördüğünüz tarzda görüntüler. Havalar sıcak ve biz nemli bir şehirde yaşıyoruz, ama yine de bu görüntünün bununla alakalı olduğunu sanmıyorum. Her gıdaya girmiş bulunan katkı maddeleri, ekmeklerde de yok değil. Ve olayın özü bu mudur acaba???

Merak ediyorum Bayanlar sizde de oluyor mu? Olanların yorumlarını merak ediyorum... 

ETEK SÜSLEMECE... (:

Uzun bir aradan sonra merhaba kızlar. Biraz tembellik, biraz yoğunluk derken baktım yine bloğumu ihmal etmişim. Tabii ki de mazeretler hiç bitmez... :)

Biraz stresli bir dönemden sonra, yine aynı okulumda çalışma hayatıma devam etmenin rahatlığı içindeyim. ( Malum rotasyon ve iptali) Hakkımda ne hayırlı ise Allah' tan isterken , aynı okulumda kalmak demek ki benim için hayırlıymış bunu yaşayarak göreceğim inşallah... :)

Benim için tatil biraz erken bitti. Okulumuzda açılan kurslarda görevliyim. Haftada 4 gün, 8 saat dersim var. Beni yormuyor, tam tersi iyi de oldu bence. Arada dinlenmeye ve tatilin tadını çıkarmaya devam... :)

Fotolar arşivden, baktım bu böyle olmayacak. Hali hazırdaki fotolardan bir post yapayım dedim. Eteğim kendi el emeğim, süslemeler de sonradan çıktı. Tasarım bana ait dermişimmm... :)))

 Zira şu çakma modacıların aynı model kıyafetler için tasarım bana ait demeleri beni benden alıyor. :)

 Eteğimiz bildiğiniz kat etek, her katı arttırarak kesiyorsunuz ve büzüp beline kemeri takıyorsunuz... :))

Süslemeler de tamamen eteğe hareket katma amaçlı. Sonuçta beğenerek senelerce giydiğim bir etek çıktı ortaya. El emeği kıyafet giymenin tadı da paha biçilemez... :))

SON ZAMANLARDA...

Merhaba şekerler. Huzur dolu Ramazan günlerinden selamlar hepinize. Çok şükür ki bir Ramazan ayına daha sağlıkla eriştik. Umarım hepiniz iyisinizdir. 

Beni sorarsanız çok şükür iyiyim. Bloğu özlemişim, uzun bir post gelsin mi o zaman... :)

Malum okullar kapandı, biz de okulun son günü sıcaktan kaçıp Ormanparka sığındık.

Malum bu sene boş günümde Dikiş kursuna gitmiştim. Kursumuz bitti, hocamız ve arkadaşlarımızla tekrar görüşmek üzere vedalaştık. Bu arada açılan Samek sergisi kapsamlı ve çok hoştu, bazı detaylar görülesiydi... :)

Mesela Kırkyama bölümüne resmen bayıldım. Şu emeğe bakar mısınız? Bu arada kurs hocası Meral Hanımla da tanıştık. Facebook sayfasını takip edebilirsiniz.

DELİ KIZIN KIRKYAMA BOHÇASI...

 Resmen sabır işi, emeklerinden dolayı tebrik ediyorum bu güzellikleri ortaya çıkaranları...(:

 Bu görmüş olduğunuz bir tepsi, ama normal bir tepsi değil tabiki de... :) Görülen tüm detaylar kağıttan yapılmış. Özel bir makinayla renkli kağıtlar şeritler halinde kesiliyor ve harika eserler ortaya çıkıyor.

Ağaç boyama sergisi, bu sadece ufak bir bölüm. Ama şu şıklık hayran olunacak gibi değil mi?

Sergi tek kelimeyle harikaydı. Emeği geçenleri tebrik ediyorum.

Malumunuz seminer dönemindeyiz, ama biz bu seminer dönemine bir renk katalım dedik ve okulumuzda seminer sonrası bir kurs açtırdık. Ne kursu dersiniz, tabiki de DİKİŞŞŞŞŞ... :)

12 kişiye  ulaşırsanız siz de Halk Eğitim ile anlaşarak kurslar açtırabilirsiniz... :) Benden söylemesi.. 

Kursumuz Pazartesi başladı ve tam gaz devam ediyor. Hepimiz çok merakli ve istekliyiz... :)

İşte 1 haftada diktiğim pantolon ve tuniğim... :)

Çok içime sinen 2 parça oldu. Tunik için öne 7 cm pay verdik, klasik bir bluz kalıbından uyarladık, yakasını da hakim yaka çalıştık. Pantolon ise kullandığım bir pantolunu uyarladık. Emeği geçen hocama şimdiden teşekkürler... :)

İlerleyen zamanlarda tekrar görüşmek üzere, hepinize sevgiler ve huzur dolu günler... :)

OTANTİK CEKETİM... (:

Kumaş Sakarya Çarşamba Pazarından. Bilenler bilir kumaş bereketini pazarımızdaki. Bu kumaşı da bir tezgahtan pazardan çıkmak üzereyken aldım. Normalde parçası 2 tl olan kumaşları 1 tl ye indirmişlerdi, üstelik bu sefer yeni kumaşlar da ekleyerek. Ben de geçerken 3-5 parça alıverdim. İşte otantik havadaki kumaşım... 

Kalıp Creazion 2014 Aralık-Şubat sayısı 101 nolu kalıp, aşağıda da verdiğim model. Normalde şapkalı, cepli. Ama benim kumaşım az olduğu için ancak bu modeli verdi, kollar reglan kol, çalışması diğer kollara göre çok kolay ve sorunsuz.

Güzel paylaşımlarda yine görüşmek üzere, sevgiler şekerler... (:

KARIŞIK POST... (:

Çok ayıp değil mi sevgili okuyucu, sen akıllı telefonda bir sürü zaman harca, gel burda bloğunu ihmal et. Ahh ahhh oysaki ilk göz ağrımız bloglar çoğumuz için. Oysa ki haftada bir iki post yayınlardık, arayı açmışım ben yine. Bir karışık post gelsin o zaman... (:

 Dikiş kursum tam gaz devam ediyor ve kursa gitmeyi de çok seviyorum. Bunda kurs hocamın ve arkadaşlarımın  katkısı büyük. İşte Çarşamba pazarı ganimetlerinden diktiğim uzun ceketim. Üstteki de aynı kumaştan rastladığım ünlü bir markanın ceketi... :)

Ablamın yeğenim için diktiği kamuflaj desenli montu. Pratik olarak kesildi. 4 tl 'ye(50 kuruş kumaş+3.5 tl zımba) mal oldu. İçi babasının eski gömleği ile astarlandı... 

smile ifade simgesi

Bir ay önceki arkadaş gün soframız, fikir olsun diye paylaşıyorum. Ortada etimekli salata değişik ilk defa yediğimiz biz lezzetti. Akşamdan etimekler sarımsakli yoğurt ile döşeniyor, iyice çeksin diye. Üstüne köz kırmızı biber, köz patlıcan, yeşillik ekleniyor ve servis yapılıyor. 

Bugünkü gün soframız. Şehriyeli tavuk salatası, havuçlu ve patatesli salata, kıymalı ve ıspanaklı börek. Tatlı olarak da profiterol, alman pastası ve rulo pasta. 

Yoğun sınav haftası beni bekler. Sınavlar, sınav kağıtları ve analizler. Başlasın yeni bir hafta bakalım. Güzel ve huzurlu bir hafta olsun inşallah, sevgiler hepinize... (:

HAŞLAMA KAT...

Bugün sizlerle geleneksel bir tarif paylaşmak istiyorum. Rahmetli annem ara ara yapar ve severek yerdik. Annemin vefatından sonra yani 4 seneden fazladır bu güzel lezzeti yeme imkanı bulamamıştık. Geçen akraba ziyaretinde ablamlar yengemlerden tarif istediler. Yengelerden biri '' Bir gün ben size yapayım. '' dediğinin haftasına bizi davet etti sağolsun.... :) Hatta biz iyice öğrenelim diye kızı videoya da almış, en kısa zamanda deneyeceğiz inşallah... :) 

 Haşlama katın malzemeleri çok basit. Un, tuz ve haşlak su. Kişi sayısına göre 1 ya da 2 kilo una yeteri kadar tuz katıp, haşlak suyu azar azar ilave edip kulak memesi yumuşaklığında bir hamur elde ediyorsunuz. Sonra 10-15 ne kadarsa iri bezeler açıp, yemek tabağı büyüklüğünde oklava ile açıyorsunuz. Bu açtıklarınızı tepsiye aralarına sıvıyağ sürerek üstüste koyuyorsunuz. Sonra ellerinizle hamuru tepsi kadar büyültüyorsunuz. Üzerini de yağlayıp fırına veriyorsunuz. Pişmesi biraz zaman alabiliyor.

Pişmesinin ardından sıcak sıcak ufak parçalara ayırıyorsunuz... :)

 Üstüne bol tereyağ gezdirip servise hazır hale getiriyorsunuz... :)

Üzerine tereyağlı omlet yapılıyor,  ki biz bu şekilde ilk defa yedik ama memlekette(makedonya) babamlar da bu şekilde yerlermiş. İsteğe göre yanında et yemeği, köz kırmızı biber, ekşimikli biberle servis yapabilirsiniz. 

Uzun süredir yemediğimiz bir lezzet olduğu için biz çok özlemişiz. Zira şeker tadında bir lezzet, yedikçe yiyesiniz geliyor. Emeği geçen yengeme ve kızlarına teşekkürü bir borç bilirim... :))

Peki aranızda bu lezzeti bilenler var mı? :)

ARKADAŞ GÜN SOFRASI...

Çoktandır bloğa uğramamışım, bu akıllı telefonlar tembelleştiriyor insanı. Kısaca Instgram' dan paylaşmak daha kolay geliyor sanırım. Ama bir başlangıç yapmak gerek... (: 

Yine bir arkadaş sofrası ve gelenekselleşen Maklube, arkadaşımız minik bebeğine rağmen yine bu yıl da geleneği bozmamış, ellerine sağlık...

 Maklube'nin en önemli özelliği sunumu biliyorsunuz, böyle güzel bir görüntü ortaya çıkıyor. İnsan bozmaya kıyamıyor anlayacağınız...

 Biz gün soframızda sınır getiriyoruz, fazla çeşide karşıyız. Aslında Maklube tek başına bile yetebilecekken arkadaşımızın komşusu bir de mayalı puf puf poğaçalar yapmış ki tadı cidden müthişti. Tarifi basitçe 2 bardak süt, 1 bardak yağ, 1 yumurta(sarısı üstüne), 1 yaş maya, tuz, şeker ve alabildiği kadar un.

Poğaçalar peynirli ve kıymalı olarak 2 çeşit yapılmıştı. Aynı hamurdan 2 farklı lezzet, çok mantıklı...

Tatlılarımız bu kadar yoğun tuzlulardan sonra hafif tatlılardı. Biri irmikli ve kabaklı, diğeri de portakal aromalı...

Umarım gün sofralarınız için bir fikir olmuştur. Hepinize güzel bir hafta diliyorum. Sağlıkla kalın...