18 Haziran 2018 Pazartesi

ASKANİA, İZNİK...(:

Bir Ramazan sessizliğinin ardından hepinize selamlar sayın okuyucu... :)
Güzel, verimli ve huzur dolu Ramazan ve bayram günlerini geride bıraktık. Biraz sosyal medyadan uzak kaldık, hesapları dondurduk. İnşallah bu günleri layıkıyla geçirmiş ve bir daha ki seneye kadar
yine bu huzur ve maneviyat dolu günlere devam etmiş oluruz...

Bu arada yazacak postlar birikti, yavaş yavaş bunları da yayınlamak bir blogger olarak görevimiz.. :)
İşte kaldığımız yerden devam edelim... :)

 Tamamen planlı hareket etmeyi seven bir sol beyin insanı olarak, bu yıl tamamen plansız bodoslama bazı gezilere dahil oldum. İznik malum Bursa'nin tarih kokan bir ilçesi. Arada uğramışlığımız vardı. İznik Askania İznikli arkadaşımızın bizi getirdiği bir mekan. İyi ki de bir vesile ile gittiğimiz İznik'te buraya uğramışız... :))

Askania Yunan mitolojisinde İznik Gölü anlamına geliyor. Burası hem otel, hem restoran. İznik gölünün etrafında 8000 metrekare arazide bulunan bu alanda yaklaşık 300 adet ağaç bulunuyormuş. Konaklamak için hem standart odalar, suit odalar, hem de bungalov, çadır ve karavanlar bulunuyor, Seçim size ait. Fikir olsun diye fiyat listesi bırakıyorum... :))

Havuza nazır odalardan bir görüntü... :)

 Çadır ve karavan da konaklamak için değişik alternatifler... :)

Burada yaşam tamamen organik. Balığınızı kendiniz tutabiliyor ya da taze tutulmuş balıkları dilediğiniz şekilde hazırlatıp tüketebiliyorsunuz.

Askania çiftliğinde bulunan kuzu, keçi, horoz, tavuk, tavşan, sincap, ördek, kuş gibi hayvanlarla gerek çocuklar, gerek siz vakit geçirebilirsiniz, ayrıca çiftlikteki taze yumurtalarla nefis bir kahvaltı edebilme şansına da sahipsiniz... :))

Gelelim değişik detaylara... :)
Kimin aklına tekerleklerden lavabo yapmak gelir... :))

Mekanın restoran ve kahvaltı mekanları... :) Bu arada açık büfe kahvaltı 35 tl, bilginize...

Bol yeşillik ve göl manzarası,  paha biçilemez... :)

veee her zamanki gibi, olur da yolunuz düşerse kesin uğrayın derim... :))

Güzel postlarda buluşmak üzere, şimdilik hoşçakalın... :))

23 Mayıs 2018 Çarşamba

BURSA TRİLYE GEZİSİ...

Merhabalar herkese. Gecikmeli Trilye yazısı ile karşınızdayım... :)
Bu arada mübarek Ramazan ayının bir haftasını da bitirmiş bulunuyoruz. Bire bin bereketi olan bu ayı en verimli şekilde geçiriyoruzdur inşallah...

Gelelim Bursa 'da bulunan şirin mi şirin bir belde olan Trilye' ye. Şehrin kalabalığından kaçıp hem deniz, hem de dağ manzarası ile gözlerinize bayram ettirebileceğiniz bir yer burası. Görmeyi çok istediğim yerlerdendi. Gerçekten de görülmeye değerdi. 

 Buraya gelmek için kıvrımlı yollardan geçiyorsunuz. Biz Gölyazı' dan buraya geçtik. Yaklaşık bir saat sürüyor gelmesi. 

Burası eski bir Rum köyüymüş, o yüzden sokak aralarında dolaşırken geçmişin izlerine rastlamak mümkün...

Dolaşırken sevimli mi sevimli dükkanlar var. Köyün adı 1963'te Zeytinbağı olarak değiştirilmiş, ama 2011'de eski ismi iade edilmiş. O yüzden burada bol bol zeytin ve türevlerine rastlamak mümkün.

 Sokak aralarında keşfe çıkarsanız renkli evler sizi karşılıyor... :)

Olur da karnınız acıkırsa vurun bir evin tokmağına, davetsiz misafir olun.... xdashbwklehwukdvb

İşin şakası, deniz kenarında hem lezzetli, hem de uygun fiyata ızgara balık yapan yerler var. 10 tl'ye gayet rahat doyarsınız.... :)

Yolunuz düşerse iyi ki gelmişim diyeceğinize emin olun. Benden söylemesi...

Şu mübarek zaman diliminde herkese hayırlar diliyorum. Diğer bir postta buluşmak üzere esen kalın... :))


9 Mayıs 2018 Çarşamba

BURSA GÖLYAZI GEZİSİ...:)

Bursa'nın Nilüfer ilçesine bağlı küçük bir balıkçı köyü Gölyazı. 
Buraya kendi arabalarınızla giremiyorsunuz, köyün girişine park edip, otobüs ya da minibüs kullanmak zorundasınız. Eğer turlarla gelmişseniz, köyün merkezine kadar servisler girebiliyor. Oradan yaya bir şekilde köyü gezmeye başlayabiliyorsunuz. 

Yol boyunca ilerlerken bahçelerinde oturan, aynı zamanda gerek kocaman pişileri 2 tl' ye satan teyzelere, erik, peynir, reçel her türlü doğal ürünü satışa sunanlara rastlamak mümkün. 
(Foto netten alıntıdır.)

Eskiden burası bir Rum köyüymüş. Yol boyunda bir adet kilise var. Yaklaşık 115 yıllık tarihi olan  Aziz Panteleimon Kilisesi...

Ağlayan Çınar, köyün sembolü diyebiliriz. Buranın da ilginç bir hikayesi var. Köyün delikanlısı Mehmet ile Rum kızı Eleni birbirlerine aşık olurlar. Ama sonunda kavuşamaz, biri ölür, biri de intihar eder. Bu ağaç onların simgesi gibidir, onların hikayesini günümüze kadar aktarır bir şekilde...

Burada yapılacak aktivitelerden biri tekne turları. Gruplar halinde kişi başı 10 tl gibi bir fiyata tur yapabilirsiniz...

Köyün geçim kaynaklarından balıkçılık, bu kocaman balıklara köyü turlarken rastladık. :)

Kıyı kenarındaki sevimli restoranlarda oturup çayınızı yudumlarken, manzara izlemek serbest... :))

Bir dahaki Trilye gezisinde buluşmak üzere, hoşçakalın... :)

6 Mayıs 2018 Pazar

LİSEMİZDE SANAT SERGİSİ... (:

Okulumuz Türk Dili ve Edebiyatı öğretmenlerinden Umut Keskin'in katkılarıyla hazırlanan sanat sergimiz 3 Mayıs' ta açıldı... :)
Sergide 10. Sınıf öğrencilerimiz  Vitray'dan Ebru'ya, Katı' dan İllustrasyon' a kadar uzanan farklı dallarda eserler ortaya çıkardılar. 












Sergi okulumuzun giriş katında bir kaç gün daha sergilenecektir. 

Katkıda bulunan tüm öğrencilerimizi ve ön ayak olan sayın hocamızı tebrik ediyorum.

3 Mayıs 2018 Perşembe

BURSA CUMALIKIZIK GEZİSİ... :)

 Bursa'ya daha önceden 2 kez gitmiş, merkez yerleri keşfetmiştik. Bu sefer daha değişik yerleri keşfetmek nasip oldu. 

İlk durağımız Unesco tarafından Dünya Mirası listesine giren 2 köyden biri olan Cumalıkızık köyü. Bir diğer köye de blogda yer vermiştik. O da Safranbolu'da Yörük Köyü idi. 

Cumalıkızık ismini ilk defa Kınalı Kar dizisi ile duymuştuk sanırım... :))

Biz köye adım atmaz kahvaltı yapmayı tercih ettik. Mekanımız Arım Balım Kahvaltı Evi. Yer sofraları ya da masalarda kahvaltı yapma seçeneğiniz var.

Bu tarz yerlerde kahvaltı seçenekleri gereksiz içeriklerden oluşmuyor, bu yüzden de uç fiyatlar yok. Gördüğünüz masadakilere ilaveten sigara böreği ve yumurta geliyor, çay sınırsız, ekmeğiniz mis gibi köy ekmeği. Reçeller( incir. böğürtlen, kızılcık), acıka kahvaltı evi sahibesi tarafından yapılmış. Bal yine bayanın eşi tarafından üretilmiş ve cidden güzeldiler. Kahvaltı fiyatı 20 tl...

 Köyün merkezine doğru yol aldığınızda capcanlı ve renkli tezgahlar sizleri karşılıyor. 

Bir eğitimci olarak eğitime önem veren bu tezgah da dikkatimi çekti doğrusu... :))

Köyü keşfetmeye devam, isterseniz sokak aralarında dolaşır, isterseniz de kültür merkezi ve etnoğrafya müzesini gezebilirsiniz. Ufak bir köy olduğu için gezmesi çok fazla zaman almıyor. 
(foto alıntı)

Tabii yapılacak bir diğer aktivite de bol bol fotoğraf çektirmek... :))
Bir kaç hatırlatma yapmak gerekirse; köyün  hafta içi dahil her gün kalabalık olduğu söyleniyor, eğer haftasonu giderseniz erken gitmeyi tercih edin, daha rahat edersiniz. Köy düz olmadığı için rahat ayakkabılar giymeyi tercih edin... :))

Bursa 'ya olur da giderseniz bir uğrayın derim, ama kalabalık sevmiyorsanız sakin zamanları tercih edin derim. 

1 Mayıs 2018 Salı

AMASRA GEZİ DETAYLARI...

Güzel ülkemizin şirin beldelerinden biri Amasra. Gittiğimiz zaman çok kalabalık değildi ki en sevdiğim durumdur bu... :))

                 Manzara gayet güzel, ama o biçimsiz yapılaşmaya ne demeli... 

                           Çekiciler Çarşısı boyunca dar sokak ve dükkanlar...

 Biraz yürüyerek ulaşabileceğiniz Tarihi Kemere Köprüsü..

 ve üstünden görünen manzara... Solda Tavşan Adası...

 Kale içinden girdiğinizde uzanan evler ve sonunda Ağlayan Ağaç ve altında kurulmuş çay bahçesinin muazzam manzarası eşliğinde çayınızı ya da kahvenizi yudumlama keyfi...

En son olmazsa olmaz balık ve Amasra'nın meşhur ve meşhur olmayı hakeden salatası...
Bu arada bir porsiyon hamsi ve palamut 25 tl, şu gördüğünüz enfes salata da 25 tl, bilginize... 

Yolunuz düşerse düşünmeden gidip gezebileceğiniz bir yer, tavsiye edilir...

27 Nisan 2018 Cuma

SAFRANBOLU GEZİSİ... :)

Evetttt bir gezi postu ile karşınızdayım sevgili okuyucu. Safranbolu gezisi büyük keyif aldığım gezilerden biri oldu. Gelelim detaylara...

İlk olarak Safranbolu' ya 11 km uzaklıktaki  Yörük köyünü ziyaret ettik. Türkiye' de koruma altına alınmış 2 köyden birisi imiş bu köy. Diğeri de Bursa Cumalıkızık. 
Köye girdiğinizde o tarihi hava sizi içine çekiyor, köyün girişinde ve çıkışında bulunan mezarlık bu hayatın fani olduğunu hatırlatıyor size. Burada evlerin çatılarında uğura inanan Yörük halkı tarafından asılan geyik boynuzları görebilirsiniz. 
Ayrıca dünyaca ünlü opera sanatçısı Leyla Gencer' in büstüne de rastlayacaksınız. Babası Safranbolulu imiş. 

Kahvaltı yapmak için Filiz Hanım' ın konağını tercih ettik. Sonrasında da konağı gezdik. Konağı gezmek ücretli, çok cüzi bir miktar ödüyorsunuz. Konak gayet şirin, hatta konağa ismi veren Filiz Hanım bizzat konağın hikayesini anlattı. 

Kahvaltıda fotoğraftakilere ilave olarak gözleme, yumurta, patates kızartması ve sınırsız çay. 20 tl bir ücreti var, hızlı bir şekilde servis ediliyor. 

  Safranbolu Hıdırlık Tepesi de uğramak için ideal bir tepe. Orhan Gazi döneminde yaşamış olan Şehzade Gazi Süleyman Paşanın kumandanlarından Hıdır Bey'in türbesi Hıdırlık Tepesinde bulunuyor. Ayrıca 2 adet daha türbe var.  Burası Safranbolu' yu  ve tarihi Safranbolu evlerini tepeden görmesi nedeniyle bayağı ilgi görüyor olmalı. 

 Ziyaret ettiğimiz bir diğer konak Kaymakam Evi Konağı. Buranın da cüzi bir giriş ücreti var. 

Konak haremlik ve selamlık bölümlerinden oluşuyor. Arada yemek servisinin yapıldığı dönme dolap adı verilen kısımlar var. 

 Konakta yaklaşık 250 yıllık kıyafetler bulunuyorr, hatta eski bir dikiş makinası da burada sergileniyor. :) Mankenler elektrikle çalışıyor, hamur açan, dikiş diken, kına gecesinde oynayan manken görürseniz şaşırmayın... :))

Sonrası Safranbolu merkezde kısa bir tür ve lokum, şekerleme almaca... :))

 Son olarak kesinlikle ama kesinlikle görmeniz gereken yerlerden biri Kristal Teras... :)

Ağaçlı ve bol virajlı yolları geçtikten sonra buraya varıyorsunuz ve Safranbolu İncekaya Kanyonu üzerine kurulu bu cam terasta nefesiniz kesilerek manzarayı seyre dalıyorsunuz. Tek kelime ile muhteşem bir yer. Giriş yine cüzi bir ücrete tabi... 

Daha geniş açıdan görebilmeniz için foto internetten alıntıdır. 

Eğer olur da yolunuz düşerse Safranbolu' da vakit geçirmenizi kesinlikle tavsiye ederim. Diğer gezi postlarında buluşmak üzere şimdilik hoşçakalın... :))