29 Temmuz 2012 Pazar

CUNDA ADASI... :)

Evet uzun zamandır yapmak istediğim tatil postlarımdan biri, biliyorsunuz bol fotolu olunca ben üşeniyorum post yapmaya... :)) Hatırlarsanız tatil için Balıkesir taraflarını tercih ettik, bir günümüzü de Ayvalık, Cennet Tepesi ve Cunda Adası'na ayırdık. Ayvalık'ta üniversiteden arkadaşımla buluşup Cunda Adasının yolunu tuttuk. Ama ondan önce Cennet Tepesi'ne uğradık.

Cennet Tepesi... :)

Bu fotolarım çok iyi çıkmamışlar ama, Cennet Tepesi gerçekten bir harikaydı. O manzaraya hayran olduk desem yeridir. Bir turist kafilesi vardı hatta, onlar da hayran hayran bakıyorlardı... :)

Ondan sonraki istikamet Cunda Adası idi, şöyle bir hatırlatma yapalım. Cunda Adasına gitmek için sadece deniz yolu değil, otobüs, minibüs, kendi aracınızı da kullanabiliyorsunuz. Çünkü buraya Türkiye'nin ilk boğaz köprüsü inşa edilmiş. Ayvalık'tan araba ile gitmek 10 dk. falan sürüyor. 

Adayı dolaşmak isterseniz fayton kiralayabilirsiniz. Buna gerek var mı, bence çok yok, çünkü gezerek, etrafı seyrederek adayı turlamak çok kolay ve de harika... :)

Adada bir sürü hediyelik eşya dükkanı var, hepsi birbirinden sevimli, cıvıl cıvıl şeyler... :)

Hepsine de bayıldım bu arada... :)Yeldeğirmenleri, rüzgargülü, kelebek adanın simgelerinden... :)

Arkadaşımla bu takı ağacına bayıldık, tam bizlik... :)

Almak istediğiniz kişiye özel ufak, sevimli havlular.. Ortadakinden 2 adet alındı... :)

Bakıp bakmamak size kalmış... :))) Balon balıkları, bunları alan var mı bilmiyorum ama, ben bakarken bile zorlandım... :))

Ben bunlara çok güldüm. Bu plaketler görüldüklerinden çok daha küçükler, bir karış bile yoklar, aradığınız her şeyi bulabilirsiniz, hakaretvari olanlar dahil... :)))

Adanın üst kısımlarında Rahmi Koç müzesi var, biz içeri girmedik ama, burada bol bol fotoğrak çekildik... :))

Adada çok güzel, eski evler var. Sokaklar dar, insanlar oturmuşlar, akşamüstü kapı önlerinde sohbet ediyorlar. Hatta biz gezerken bize hoşgeldiniz dediler, konuştuk biraz, daha önce de dediğim gibi insanlar çok sıcakkanlılar... :)

Adada bir sürü cafe, lokanta var. En meşhur şeyler tabiki de lokma tatlısı... :) Onun dışında buzlu badem, dondurmanın her çeşidi ve de balık çeşitleri.... :)

Dediğim gibi bol fotolu oldu, ama bunun bir 10 katı kadar daha foto vardır. Bu kadar yeter, ne siz sıkılın, ne de ben sıkılayım yüklerken. Değil mi şekerler... :))

Güzel bir hafta sizlerin olsun, kocaman sevgiler... :)


27 Temmuz 2012 Cuma

TAZEEE ETEEKKKKKK... :))

Efendim cidden taze, fırından yeni çıkmış ekmek gibi. Az önce bitirdim ve siz değerli şekerlerle paylaşayım istedim. Kumaşı dünkü pazar ganimetlerinden, ama ben göstermeyi unutmuşum. Hiç olur mu dedim, oldu olacak dikip öyle göstereyim kumaşımı ve yeni cicimi... :)

Boyu 92 cm, ben toplamda bütün ekler dahil 101 boyunda kumaş kestim, eni de 90+90= 180 cm oldu. Yanları birleştirip, etek ucunu 2-3 cm kıvırıp içinden dikiyoruz. Belini de ben 2 cm lik lastik kullanıyorum, zevke kalmış. Dikip lastiği geçiriyorum. Arada ütü yaparsanız dikişiniz daha muntazam olur şekerler, nacizane bir tavsiye... :))

Bu arada nette gördüğümüz butiklerde şu etekleri uçukkkkkk (100-150-200 tl'ye varan) fiyatlarda satmıyorlar mı, gülüyorum cidden. Sanki ipek böceklerini kendi elleriyle besleyip büyütüp kendi elleriyle kumaş dokuyup öyle dikiyorlar etekleri... :))) Şekerler cidden şu eteği Bim'den aldığınız mini dikiş makinalarıyla bile dikebilirsiniz, o derece basit... :)))

Hepinize güzel bir Cuma günü diliyorum kızlarrrr, dualarla... (:

25 Temmuz 2012 Çarşamba

GÜNÜN SÜRPRİZİ... :))

Bugün arabamın sürpriziyle güne başladım , ablamla dışarı çıkıyorduk. Otomatik anahtarla kapıları açamadım bir türlü, Allahım ilk defa böyle bir şey başıma geldi, hemen servisi aradım, sağolsunlar hemen ilgilendiler, geldiler, tabii onlar hemen açtılar, aküde bir sorun oluşmuş, servise doğru yol aldık, sorunu halledip, semt pazarına uğrayalım dedikkkkk... :))

Neler mi benim olmuş? Bir adet siyah pantolon, tam aradığım gibi... :))

Yine bir adet pantolon, karıştıra karıştıra bedenleri buldum. Aslında bu beden kavramı göreceli, hele pazardaysanız, şansıma ikisi de cukkk oturdu... :)) 

Daha sonra para çekmek için Avm'ye uğradık, bu sıcaklarda en mantıklısı. Çarşıda dolaşılacak gibi değil, haydiiiii Avm'de bir kaç mağaza dolaşalım dedikkkk... :))

Aman Allahım tam bedenime göre bir adet bluz. Koton'da güzel indirimler var doğrusu. Bu bluz da indirimde 19.90 idi. Üfül,üfül, tam yazlık bir bluz. Biz yaka deyatına bayıldık resmen... :)

Şimdilik bu kadar şekerler, en tatlı paylaşımlarda buluşmak üzere, sevgiyle kalın... :))

22 Temmuz 2012 Pazar

TATİL ANILARI... :)

Güzel ve dinlendirici bir tatili Ramazanla birleştirdik ve şimdi işte evimizdeyizzzz... :) Bol bol gezdik, denizle bütünleştik,alışveriş yaptık. Şunu söyleyim, alışveriş derken paso boğaza çalışmışım yalnız... :)) Gittiğimiz yer tam bize göre, sessiz, sakin, huzurlu ve de denizi bir harikaydı. Balıkesir Ayvalığa bağlı Altınova'daydık. Orada sahil sitesi var, oturduğumuz ev site içerisinde 2 katlı bir evdi, dikkatimi çeken gerçekten Ege insanları çok sıcakkanlılar, yöreyi ve yöre halkını biz çok sevdik. İşte fotolarla tatilimizin ilk postu... :))

Kaldığımız sitenin bahçesi, denize 100 metre mesafedeydik...

Deniz ve sahil genelde sakin ve huzurluydu ve de gayet temizdi. 

Yörenin en bayıldığımız yanı, sokaklarda hayrına dağıtılan lokmalar, biz de nasiplendik... :) Altınova merkezi dolaşmak için çıktığımızda 2 ayrı yerde lokma dağıtılıyordu. Lokma sırasına biz de girdik, zaten sürekli dağıtılıyormuş buralarda. Yabancı olduğumuzu anlayınca bize 2 paket verdiler... :))) Tabi ben kaça diye sorunca anladılar haliyle yabancı olduğumuzu... :)))

Ama bu lokmalar harikaydı kızlar, sıcak sıcak mideye indirdik. Balıkesir Edremitli arkadaşım da var üniversiteden, onla da buluştuk, hatta bir gün evlerinde bizi misafir ettiler sağolsunlar. Arkadaşım der ki, buralarda sürekli lokma dağıtılır, hiç aç kalmazsınız dışarı çıktığınızda... :))

Çarşamba günleri Altınova'da semt pazarı varmış, hemen oraya da uğradık. Orada da bir pazar bulduk yani... :)) Dedim ya kızlar paso boğaza çalıştım ben, ama bu tarz şeylere bayılırımmmm ben... :)

Buradaki ürünlerden özellikle kırmızı olan çok ilgimizi çekti.Yer kirazı imiş, değişik bir tat. Tansiyon ve şeker  için tavsiye ediliyor...

Pazarda en şaşırdığım şey, limonların böyle taslarda satılması. Valla dayanamadım fotoladım ben de... :))

Ayrıca kaldığımız siteye yakın her akşam kurulan bir pazar daha vardı. Rengarenk, cıvıl cıvıl bir pazar, hiç sevmem yaa... :))) Peki adı neymiş, en güzel de adı bence...:))) PIRTI PAZARI... :)))

Kızlar bir yığın foto var, ben bir iki post daha yapmayı planlıyorum. Özellikle çok eğlenceli bir CUNDA ADASI postu gelecek, neden mi eğlenceli, bekleyin şekerlerrrr.... :)))

18 Temmuz 2012 Çarşamba

BALLI LOKMA TATLISI... :)

Aman hadi hayırlısı... :)) Yonca Evcimik'in söylediği Abone şarkısını hatırladım bugün yediğim lokma tatlısıyla. Ufak bir dinlenme molası için geldiğimiz yerde meşhurmuş lokma tatlısı dağıtmak özel durumlarda. Dağıtan kıza sorduğumuzda bir komşunun kırk mevlüdü olduğunu söyledi.
Ruhuna Fatiha okuyup lokmaların tadına baktık. 

Sıcak mı sıcak, çıtır çıtır lokmalardı. .. :) Biz bayıldık... :)

Şu an tamamen tatil modundayım, çok nete girmiyorum açıkçası... :) Tatil detayları ve güzel paylaşımlarda buluşmak üzere, öpüldünüz şekerler... :)

12 Temmuz 2012 Perşembe

MİNT YEŞİLİ MAKSİ ETEĞİM DİKİM AŞAMALARIYLA... :)

Profesyonel dikiş dikenler ''amaaaannnn canımmm, ne var maksi etek dikmeye'' diye düşünebilirler... :)  Ama yeni başlayanlar için bu kolay eteği dikmek bile büyük mutluluktur. Gerçi ben çok acemi değilim, ama ilk acemilik günlerimi hatırlayarak bu eteği ayrıntılı anlatmak istiyorum. Özellikle bu anlatım Nurbetül arkadaşım için gelsin, söz vermiştim çünkü kendisine... :)

Ben bu sefer kemer kısmını ayrı çalıştım. Normalde direk kemeri kıvırıp lastik takıyordum, ama büzgüleri ayarlamak biraz zor oluyordu. 

İlk önce kumaşımızı iki kenardan dikiyoruz. Boyunu kendi boyumuza göre ayarlıyoruz, muhakkak memnun kaldığınız bir etek boyunuz vardır. Ben bu sefer pile yapmak istedim, kemeri takmadan pileleri kemer ölçüsüyle aynı olacak şekilde ayarlamaya çalıştım. Mesela beliniz 60, ama kalçanız 90. Kemeri mecburen kalçadan geçecek ende yapmalısınız. Bu pileleri de bu kalça ölçüsüne göre ayarlamalısınız.
Bu arada ben enini 1 metre çalıştım, yani toplamda 2 metre olmuş oluyor eteğimizin eni. Ama biraz fazla oldu sanki, gerçi kötü durmuyor. Siz kendi isteğinize göre enini ayarlayabilirsiniz.

Pileleri ayarlayıp, ayrı kemerimizi birleştiriyoruz. Hemen ardından bir boşluk ayarlayıp lastiğimizi geçiriyoruz.  Dediğim gibi böyle çalışmak daha güzel gösteriyor maksi eteğimizi... Yani kemeri ayrı takmak... :)

İşteeeee bu da dün aldığım kumaşla şimdilik yaptığım kombin... :)) Diker dikmez paylaşırım inşallah bluzumu, salaş kısa kollu basit bir bluz dikmeyi planlıyorum... :)) 

Evetttt bugün aldığım dikiş dergimmmm. İçerisinde bir sürü yazlık bluz, elbise modelleri görünce aldım ve yukarıdaki kumaşı burdaki modellerden biriyle değerlendirmeyi düşünüyorum. Bakalım nasıl olacak... :))

İnşallah bu postla sizlere bir faydam olmuştur kızlar, en güzel paylaşımlarda buluşmak üzere, sevgiler... :))

11 Temmuz 2012 Çarşamba

GÜNLERDEN ÇARŞAMBA... :)

Yani bu da Çarşamba Pazarı demek. :)) Ramazan gelmeden bir bakalım dedik pazarda neler var bizler için..:)

İsteyene tunik, isteyene elbise... 

Kumaşlarrrrrr...:) Puanlı 25 kuruş, diğerleri 50 kuruş.... :)

Ev terliklerim, 5 tl...  :)

Arkadaşıma hediye etmek için aldığım eşarp... Markası Piramit, etiket fiyatı 28, ama ben daha ucuza aldımmm... :)

Bir pazar ganimetleri postundan daha elveda canlar, şimdilik hoşçakalın... :))

9 Temmuz 2012 Pazartesi

ÇİKOLATALI ARMUT….:)


Hemen aklınıza bir tatlı çeşidi falan geldi değil mi, muhtemelen içinde armut olan. Yok değil efendim… J

Ablam çikolatalı armut getirdim size deyince bir an afalladım ben de, meğerse çeşidi öyleymiş, yani içi kahverengi. Tadı da hoş, çikolatadan eksiği yok bence… J

Eeeee aranızda çikolatalı armut yiyenler var mııııı.... :)

GECE GECE KAĞIT HELVALI DONDURMA… :)


Ya da dondurmalı kağıt helva, hangisini tercih ederseniz... J Hazır alıp yediğimiz olmuştu. Bu sefer de evde yapalım dedik, gayet de güzel oldu… J
Kağıt helvamızı alıp ikiye ya da dörde bölüyoruz. Ne kadar yemek isterseniz. İçine kutu dondurmamızdan istediğimiz kadar koyuyoruz… J

 Veeee üst üste kapatıp, afiyetle mideye indiriyoruzzzzzzz…. J

Hepinize mutlu bir hafta diliyorummm şekerler, sevgiler… J

5 Temmuz 2012 Perşembe

SON ZAMANLARDA... :)

Uzun süredir son zamanlarda postu yapmamışım kızlar. Fotoğraflar bayağı bir çoğalınca bir post yapayım dedim karma şekilde. Bugünkü son sınav görevimle tatile girmiş bulunuyorum. Vatana, millete hayırlı olsunnnn... :))İşte son zamanlarda bendenizzzz... :)

Made in Bim soslu mısıra takmış durumdayımmm. Offff çok güzel ama... :))

Ablamın yaptığı gazozlu poğaçalardan meyve suyu ile sık sık tüketmekteyimmmmm... :)) Tarif mi? TIK TIK.

Nette rastladığım şu fotoya bakıp bakıp gülmekte, 2 yaşındaki yeğenime '' bak teyzecim çocukla köpek sarılmışlar'' diyerek açıklama yaparken , yeğenimin '' tezeeee çocuk nedeee(nerde) sorusuna maruz kalmaktayımmmmm... :)))

Arkadaşımızın görümcesinin yaptığı şu Alman pastasına bayılmış bulunmaktayım. Kendisi bir pasta kursunda ders vermiş İstanbul'da, pastanın tadını siz düşünün artık, biz bayıldık resmen... :))

Son zamanlarda şu kombine takmış bulunmaktayım... :) Çoktandır kombin de yayınlamamıştım. İşte detaylar;

Tunik: Semt pazarı, 10 tl.
Pantolon: Masa örtüsü ile aynı renk olunca farkedilmemiş, 
       bir outlet mağazası, fiyatı 20 tl idi sanırsam.
Çanta: Koton indirimlerinden, 20 tl.
Beyaz Saat: Escape, YKM sevgililer günü ganimetlerinden... :))

İşte son zamanlarda bennnnn şekerler, sizlerde ne var ne yok?   :))))



4 Temmuz 2012 Çarşamba

HAYIRLI KANDİLLER...


Allahım, şayet ismimi saîdler defterine yazdıysan, orada sabit kıl. Şayet ismimi şakiler defterine yazdıysan oradan sil. Çünkü Sen buyurdun ki, 'Allah dilediğini siler yok eder, dilediğini de sabit bırakır, Levh-i Mahfuz Onun katındadır." 



Bu gece ismimizin saidler defterine yazılanlardan olması, bu geceyi layıkıyla geçirebilme duasıyla, hepinizin Beratı mübarek olsun.

3 Temmuz 2012 Salı

YEŞİL MERCİMEK SALATASI... :)

İşte size nefis mi nefis bir salata tarifi, yiyen herkesten beğeni aldı... :)

Bir bardak yeşil mercimek ve 1 bardak iri bulguru haşlıyoruz. İçine 4-5 sap yeşil soğan, 1 avuç maydanoz, biraz nane doğruyoruz. 1 havuç rendeliyoruz. Orijinal tarifte mısır yoktu, ama biz yakışacağını düşündük, gerçekten de çok yakıştı. Tuz, karabiber, kırmızı pul biber atıyoruz. 1 ya da 2 limon sıkıp içine katıyoruz. Kesinlikle denemelisiniz, harika bir salata oluyor.

Güzel paylaşımlarda buluşmak üzere şekerler, şimdilik hoşçakalın... :)

30 Haziran 2012 Cumartesi

AİLE PİKNİĞİ... :)

Aile pikniği, ama kocamannnn bir şirket pikniği idi. Bir hafta öncesinden aslında. Yayınlamak şimdi nasip oldu. Çok eğlenceli, tamamen profesyonel düşünülmüş bir piknikti. Konserler, yarışmalar, çekilişler, her şey, her şey çok hoştu. Çok eğlendik, deşarj olduk... :) İşte fotolarla başbaşa bırakıyorum sizleri. Mekanımız Sapanca Kurtköy...

Göl manzarasından bir kare... :)

İşte konser standı, şirket müdürü ailelere hoşgeldiniz konuşması yaparken... :)

Yemek standımız. İlk önce kahvaltı, sonra ızgara, meyve ve dondurma. Tam çocuklara şenlikti yani... :)

Çuval yarışması. Erkek, çocuk ve bayan kategorileri vardı. Çok eğlenceliydi, özellikle erkekler kategorisinde koptum ben, kanguru gibilerdi resmen... :)

Mumya yarışması bayağı bir ilgi çekti doğrusu... :))

Çocukların yumurta yarışması... :) Allahtan yumurtalar pişmişti... :)))

Piknikte çekiliş olunca bizim biletimize de bu hediye paketi çıktı. İçindeki mi, kırk yıl hatrı olan bir şey... :)))

Ahhh çocuklar, ufak şeylerle mutlu olan çocuklar... :))

Veeeee yaz günlerinin kurtarıcısı, pikniğimizin de assolistiiii dondurmalarımızzz... :))

Aslında o kadar çok foto çektim ki, makinamın şarjı bitti. Ama burada bu kadar foto yeter sanırım. Fazla foto yüklemek sıkıyor beni, okurken hoşuma gidiyor ama... :)) 

Yarın Pazar, pikniğe gitme planı olan var mı şekerler?  :)

28 Haziran 2012 Perşembe

DOLMALIK BİBER OCAKTA... :)

Ben de pc başında sizlerle şekerler. Bugün yemek benden dedim ablama ve geçtimmmm mutfağa. Bugünkü menü çorba ve dolma. Dolmalık iç malzemeyi karıştırırken o kadar güzel koktu ki, neredeyse çiğ çiğ yiyecektim... :)) Kıyma, soğan, domates, tuz, karabiber, maydanoz ile çiğden iç malzemesi hazırlanır. Temizlenen dolmalık biberlerin içleri tuzlanır ve iç harcıyla buluşur... :))

Sonra üstlerine meşhur domates şapkalarımızı giydiriyoruzzzzz. Kalan domatesi rendeleyip bir bardak su ile tenceremize koyuyoruz. Pişmeye hazırrrrr... :)

Sizlerin menüsünde neler var şekerler, diğer günler için fikir olsun hepimize... :)

27 Haziran 2012 Çarşamba

DAVETİYELERİN SONU YOK... :))

Bu ne böyle kardeşim, herkes aynı hafta mı düğün dernek yapar... :)))

Hal böyle olunca, evde davetiye koleksiyonu oluşur. Daha önceki haftalardan da bir sürü var bu arada, bunlar bu hafta için gelenler, bu da şimdilik.... :))) Daha yarın var, Cuma var... :)

Sevimli, ammaaa biraz çocukça sanki... :) 


Eeeee şekerler, sizde de var mı böyle davetiye koleksiyonu?   :)

26 Haziran 2012 Salı

KARNIMIZ ACIKINCA... :)

Kahvaltımızı geç, akşam yemeğini erken, öğle yemeğini de esss geçince arada karnımız acıkmıyor değil. Atıştırmalık şeylere ihtiyaç duyuyor insan, işte böyle bir acıkma anında ortaya çıkan kandil simitlerim. Tadı acaip güzel oldu söyleyim. Sırrı mı? Sütün üstünde biriken kaymak... :)) Offff ki ne offf.... :)) Yalnız görüntüye fazla takılmayın, acemilik henüz... :))


Malzemeler şöyle; 1/2 bardak sıvıyağ, aynı ölçüde yoğurt, 100 gr tereyağ, 1 kabartma tozu, 1 tatlı kaşığı şeker, aynı ölçüde mahlep, 1 yumurta sarısı, tuz, 3-4 bardak un ve en önemlisi de 3-4 kaşık kaymak. Biz sütü bir köylüden alıyoruz. Bu sütün üstünde bazen kaymak toplanıyor. Onu toplayıp buzlukta saklayıp bu tarz hamur işlerinde kullanıyoruz. Süper bir tat veriyor hamurlara, kandil simidinde olduğu gibi. .. :))

Evetttttt  hamurumuzu yaptık. 10-15 dk bekletiyoruz. Sonra ufak simitler yapıp yumurtanın akına, sonra da susama batırıyoruz. Kızgın fırında nar gibi olana kadar pişiriyoruz. Biz de 2 çeşit susam vardı. Az olana bitirip, diğerine geçtim. Renk farklılığının nedeni bu. Açık olan da Çin susamımı neymiş. Teeee Allahım susama kadar Çin malı olduk... :))

Şimdilik bu kadar bayanlar, en yakın zamanda piknik postu ile karşınızda olacağımdır inşallah... Sevgiler... :)