TASARIM HARİKASI TUNİK... :)

İşte son diktiğim ürünle karşınızdayım çok sevgili okuyucu... :))

Beni biraz uğraştırsa da değdi diyebilirim sonunda. 

Kumaşları ayrı ayrı Çarşamba pazarından almıştım. Desenli olan parçalar halinde 3 tl idi. Az oldukları için 4-5 parça almıştım. Açık renk triko kumaşı ise geçen haftalarda 3 tl gibi bir fiyata buldum. Az bir kumaş olduğu için triko pantolon etek çıkartabilirim diye düşündüm. Sayın hocam kumaşın pantolon için çok uygun olmadığını söyleyince, 2 kumaşı kullanarak bir şey çıkarma fikri baskın geldi... :))

Normalde bu model çok rahat bir günde biter. Bu şekilde bir model uygulayınca bayağı bir uğraştırdı. Ön ve kol desenleri aynı renklerde denk getirmeye çalıştık, yanlarda dikilince tam kesişsin istedik. :)) Zor oldu ama oldu. Kol manşeti fikri de acaba kol boyu kısa mı oldu diye düşünürken ortaya çıktı. Onun içinde aynı desenleri denk getirince tadından yenmeyen bir tunik çıktı ortaya... :)))

Pekiiii sizler nasıl buldunuz, yorumları alayım? :))

GÜN MENÜLERİ ve PRATİK SALATA ... :)

Evettt sevgili okuyucu uzun bir aradan sonra yine buralardayım. Sürekli aklımda bloğum, yoğuuunnnn baskılar da eklenince artık bir post yazma zamanıdır dedim. Zira buraları takip eden sessiz takipçilerim var... (:

İşte son gün soframdan bazıları, yine fotoğraf çekmeyi unutmuşum. Bunları çekmişim neyse ki... :) 

Menü listemiz şu şekilde: Mayalı ıspanaklı açma börek, yeşil mercimekli patatesli börek

(buraya TIK), incirli cevizli tatlı( tarif için TIK) , çatlak kurabiye(tarif isteyenler TIK TIK) ve fotoğraflarda görülen sarma, patates ve havuçlu salata.

 Sarmalar önceden sarılmıştı. Biz çiğ halde derin dondurucuya atıp, çıkartınca pişiriyoruz. Tencereye su, yağ ve limon üçlüsü koyup ortalama 1 saat pişiriyoruz. 

İşte size pratik bir salata tarifi. 10 kişilik bir tarif. 6 büyük patates haşlanır. İyice ezilir, içine tuz, yağ, 2 limon suyu, kimyon, az karabiber, 1 avuç maydanoz, pul biber konularak iyice karıştırılır. Diğer yandan 3 havuç az yağda, az tuzla sotelenir ve kare bir kaba konulan patates üstüne yerleştirilir. En üstüne de az mayonezli yoğurt eklenir. Bu salatayı ben bir arkadaşımızda yemiştim. Yoğurt üstüne yumurta sarısı rendesi eklemişti. Ben pul biber ekledim. İsteyen farklı şeyler de ekleyebilir. Gayet pratik ve lezzetli bir tarif. Şiddetle tavsiye edilir.  :))

Daha kısa sürede buluşmak üzere sayın takipçilerim... :) 

2018 SON POST... :)

2018 yılının bitmesine sayılı saatler kaldı. Son postumuz da gelsin bakalım, böylece arşimizdeki fotoları da kullanmış ve 2019 yılına yeni fotolarla başlamış oluruz... :))

 Öğrencilere verdiğim düzenli kelime kutusu aktivitelerinden en güzeli. Normalde sadece öğrendiğimiz kelimeler kağıtlara düzenli yazılacak ve tekrar edilecek demiştim. Bu öğrencim olaya çok güzel bir renklilik katmış, tek tek kelimelere uygun resimler çıkarmış. Ben bayıldım doğrusu... 

Başka bir öğrencim de böyle bir bardak hazırlamış, ki onlardan böyle afilli şeyler de istemedim. Aman Allahım görmeniz lazım ne şirin, ne yaratıcı şeyler yapmışlar. Maksat düzenli kelime çalıştırmak ve tekrar ettirmek... 

 Her ne kadar erdem kelimesinin anlamını karşılamasa da bu öğrencilerin şirinlikleri beni benden alıyor. Burayı okuyorsun Ebrarcım, öpüyorum seni kocaman... :)))

''Ona küçük sürprizler yapın'' temalı fotoğrafımız. Her an her yerden bir sürpriz çıkabilir buralarda. :))

 Son kuzen kahvaltısı. Çok şükür bereketli sofralarımıza... 

Ayrıca haşhaşlı ve portakallı bu kek harikaydı. Tarif yok ama google eminim bize bu konuda yardımcı olacaktır... :))

Bu hafta Sakarya Eğitim Akademisi kapsamında Noro-Psikoloji Temelli Eğitim'e kursiyer olarak katıldım. Gayet verimli, akıcı bir seminerdi. Beynin işlevleri tek tek anlatıldı. Not aldım, gönül ister burada başka bir postta yayınlayım ama nasip... :)

Kısa bir kahve molası quizler eşliğinde... :)))

Boş günde konuşmaya ihtiyacı olduğunu söyleyen arkadaşa vakit ayrılır ve yeni mekan keşfedilir. Yeni mekan önerisi de yakında geliyor, bu aralar ihmal ettik... :))

Bu arada diktiklerim ve yayınlamadıklarım var. İşte onlardan biri bu payetli, süslü eşofman takım. Çok değişik hiç denemediğim bir tarzdı, ama neredeyse her gün üstümde okul hariç... :)))

Şimdilik bu kadar, yaklaşan yılda en güzel ve musmutlu postlarda buluşalım inşallah. 

Allah'a emanet olun... :)

ORTAYA KARIŞIK... :)

Merhaba sayın okuyucu, Aralık ayının ortasına gelmişiz yine hiç farkında olmadan. Zamanın nasıl geçtiğini anlamadığım günlerden geçiyorum. Bloğumu canlandırma zamanı gelmiş geçiyor bile... :))

Gün soframızdan arkadaşımızın bizler için hazırladıkları. Her seferinde çeşit sayısını abartma desek de durduramıyoruz kendisini. Hepsi birbirinden lezzetli ikramlar için kendisine teşekkür ediyoruz... :))

 Her zaman çat kapı geliyorum diyebileceğim ve her zaman ''Gel buyur arkadaşım'' diyen canım arkadaşımın benim için hazırladıkları... Cep poğaçayı ilk defa yedim, bana anlattı ama sanırım ben görsel hafızası olan bir insanım, görmeden çok iyi anlayamıyorum... :))) Fırın sütlaç ve kayınvalidesi ile açtıkları mantısı de harikaydı. 

Gençlik Merkez'inde gençlerin yaptığı sanatsal faaliyetler. Gerçekten çok hoş parçalar çıkarmışlar. :)

Gençlik Merkezi'ndeki akşam derslerinde alışkanlık haline gelen bisküvi servisine katkıda bulunan Suriyeli Ali. Gençlerle hangi ülkeden olursa olsun ders yapmak çok güzel bir duygu...

Biraz gülelim... :)  
Bu arada bugün veli toplantısı vardı. Velileri ile gelen bir grup öğrenci koridorlarda bekliyorlar malum. 9. sınıflardan bir grup yanıma geldi. Biri hiç beklemediğim bir şekilde " hocam lütfen seneye ben hangi sınıfa girersem o sınıfı alın. Ben sizden başka öğretmenle yapamam. Zaten dilci olmak istiyorum." dedi yanakları al al olmuş bir şekilde. Zaten hızlı hızlı da konuşur. Bir an neye uğradığımı şaşırdım. :))  
Bu da böyle bir anımdır... :))) 

Güzel paylaşımlarda bulunmak üzere şimdilik esen kalın... :))

24.11

Evet bir öğretmen olarak benim için bu anlamlı günden hepinize selamlar sayın okuyucu. Bu postta bu güne özel olsun... :))

Sayın Milli Eğitim Bakanı' mızın yayınladığı Öğretmenler Günü mesajı... :)

Ayrılsam da hala ''bizim okul'' dediğim okulum, canım arkadaşlarım. Özleniyorsunuz...

Bugün gelen mesajlardan biri, güzel duygular iyi ki dedirten...

Düşünceli kitapçımız, bizi yine unutmamış... :))

Ve düşünceli birinden kendisine sürpriz hediye... :))) 

Tüm öğretmenlerin gününü kutluyorum. En kısa sürede buluşmak üzere...

20.11

Gelsin bakalım bir ''son zamanlarda'' postu. Blogta artık başlık olarak tarih atmaya karar verdim '' Son zamanlarda''  postların sayısı artınca... :))

 Son dikilenlerde bu hafta... :))) Seri üretim olacak yakında. Bu takımı kaç tl ye mal ettim derseniz size 11 tl derim. 10 tl çelik penye, 1 tl de süsü... :)) 

Son okuduklarım. Aramızda Kalsın bitti. Şu anda İçindeki Uyuyan Güzeli Uyandır okuyorum. 

Aramızda Kalsın açıkçası çok beğenmediğim bir kitap oldu. Şöyle ki; aslında yazarın konuşmalarını bilenler bilir. Yazma dili de konuşma dili gibi çok güzel. Ama bence böyle bir konu kitapta olmamalı, fazlasıyla kötü örnekler var. Tamam bunlar var yaşadığımız hayatta, ki yazar da sonunda olayın kahramanını eleştiriyor. Ama kitap gerçek hayat hikayesi olduğu için örnek teşkil edebilir, ben eleştirerek okudum. Hayatta pek tabii her şey olabilir, ama bunları kader deyip geçemeyiz. Çuvaldızı kendine batırmalı bazen insan. Okumaya değer mi, sadece ders çıkarma amaçlı okunabilir.

Diğer kitap kısmen daha iyi. Yazarın hayatını ve idealist bir eğitimcinin çalışma hayatından başlayan serüveni. Bir eğitimci olarak okumaya değer...

Diğer postlarda buluşmak üzere, esen kalınız... :)))

YENİ ELBİSEM...

Evet selamlar. Bakalım ne var ne yok bu taraflarda... :)

 Bu yıl kursta diktiğim elbisem. Tam hayal ettiğim gibi... :)

 Kitap yurdundan sipariş ettiğim kitaplarım. Okunmaya başlandılar bile... :)

Damarıma işleyen kitaplardan. Kah güldüren, kah ağlatan. Seviyorum bu kadının tarzını... :)

Geçenlerde ödevini yapmayan ve özür dileyen öğrencimin mektubu. Bu erdemi herkes gösterebilse ne güzel olur... :))

Bu da burada dursun. Anlamlı bir söz olaraktan.. :))

En kısa zamanda görüşelim arayı uzatmadan. :)

SON ZAMANLARDA...

Merhaba sevgili okuyucu. Uzun zaman olmuş sessiz sedasız buralarda takılalı. Yoğun, bol koşturmacalı günler devam ediyor. Uzun ara vermişken bir '' son zamanlar'' postu yakışırdı. 

Bir öğle arası arkadaşla buluşmaca.Yeni okulumun parka yakın olması. Hava güzelse affetmeyiz. :)

                          Kuzenlerle kahvaltı sonrası kahve molası. Huzur veren günlerdendi...

                                Derse girdiğimde karşılaştığım tablo.  9-D. Sizi çılgınlar... :)))

    Gün soframdan bir foto. Menü klasik şeyler. İstek üzerine arkadaşlarımın istediklerini yaptım. Bizim meşhur Macır mantısı, katık dolması, sarma, kırmızı biber salatası, ekşimikli poğaça, çatlak kurabiye ve yeni denediğim Türk usulü tremisu. Tatlının tarifini de bir gün paylaşırım inşallah... :)

ve Aşkım Kapışmak ''Elma Dersem Çık'' gösterisinden bir foto. Seviyorum tespitlerini...

Şimdilik bu kadar. Arayı açmadan görüşmek üzere... :)

GÖLCÜK TABİAT PARKI, BOLU...

Tatili fırsat bilip günübirlik gittiğimiz yerlerden Tabiat Parkı. Aynı günde Bolu' da bir kaç yere gittik. Burası zirveydi benim için... :)

Malum şu ev. Merak edip baktım. Nedir, kimindir? Devlete ait bir mülk olduğu belliydi zaten. Orman Bakanlığı' nın misafirhanesiymiş. Eee malum bakanlar, diplomatlar... :)) Oysa şu göl evinde kim olmak istemezdi ki? :))) 

Nilüferlerin bir kısmı hala açıktı. Rengarenk. Pembe, sarı, mavi... :)

Tabiat parkına giriş otomobil için 15 tl. Sanırım kişi başı girişleri de 5 tl idi. Burada isterseniz piknik yapabilir, isterseniz restoranlarda da takılabilirsiniz. Ayrıca konaklamak için de yerler var. 

Gölün etrafı 1300 metre imiş. Aheste aheste yürüyüş yaparak gölün etrafını dolaşabilirsiniz. Biz gittiğimizde hava ne sıcak, ne soğuktu. Gölün tadını çıkara çıkara bir tur attık. 

Buraya dair izlenimlerim çok ama çok olumlu. Çok huzurlu, insana keyif veren, çok temiz ve sakin bir yer olarak aklımda kaldı. Bir de kar zamanı görmek süper olurdu. Nasip bakalım... :))

Yolu düşenlere şiddetle tavsiye... :)

TARAKLI , SAKARYA...

Taraklı Sakarya iline yaklaşık 45-50 dk uzaklıkta şirin bir ilçe. Her yerini çok kısa sürede gezip görebilirsiniz. Hatta yakın yerler bile gezinize dahil olabilir. Mesela Göynük gibi... 

İlçenin tarihi bayağı eskilere dayanıyor. Burada tarihi evler, tarihi konaklar bulunmakta. 

Taraklı merkezi minik bir yer. Alışveriş için konakların altlarında dükkanlar var. Burada gerek yöresel eşyalar, gerek yöresel tatlar satılmakta...

Ahşap Yakma Sanatı üzerine bazı çalışmalar, isterseniz özel bileklik ya da anahtarlıklar da yaptırtabilirsiniz... 

Avm ya da çarşılarda gördüğünüz lüks saat dükkanlarından çok çok uzak . Minik ve huzurlu bir saat dükkanı...

Kültür Evi'nde karşıma çıkan eski dikiş makinası. Her yerde bulurum bir tane... :)

Yukarıda da yazdığım gibi yöresel lezzetler her yerde olduğu gibi burada da var. Ama Taraklıya özgü ne var derseniz, size Uhud Tatlısı tavsiye edebilirim. Bildiğiniz tatlılardan değil, sabahları gereksiz çikolatalar yerine sofralarınızı süsleyebilir. Bu tatlı buğday ve sudan yapılıyor. Yapımı biraz zahmetli ama faydaları oldukça fazla.

Bunlar da bizim payımıza düşenler. İncirler yol boyunca rastladığımız köylülerden, kızlcık kendimiz yol boyunca ormandan topladık. Uhud Tatlısı almadan da olmazdı. 

Hem göze, hem kulağa, hem mideye hitap eden bir gezi için Taraklı' ya yolunuz düşerse bir uğrayın derim... :))